“`html
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) başkanlık seçimleri, 2024 yılında yapıldı ve Donald Trump, ABD’nin 47. başkanı olarak göreve getirildi. Trump, rakibi Kamala Harris’e büyük bir farkla üstünlük sağlayarak bu başarıya imza attı. Yeni başkan olarak Trump’un iş başına gelmesi, ABD’nin dış politikasında önemli değişikliklere yol açacak gibi görünüyor.
İsrail medyası, Trump’ın yönetimdeki liderliği ile birlikte Netanyahu ve İsrail’e yönelik politikalarının nasıl değişeceğine dair çeşitli yorumlar yapmaya başladı. Haaretz gazetesi, Trump’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile olan ilişkisini sorguladı ve onun, Netanyahu’yu istemediğini öne sürdü. Gazete, Trump’ın Netanyahu ile çalışmayı yüksek bakım maliyeti nedeniyle istemediğini belirtti.
Haaretz, Trump’ın izlediği politikaların dengesiz ve öngörülemez olduğunu vurgularken, bu tutumun değişebileceğini de vurguladı. ABD kamuoyunda, sürekli ilgi ve bakım gerektiren kişiler için kullanılan “yüksek bakım” ifadesinin, Netanyahu için de geçerli olduğu ifade edildi.
ABD’nin İsrail’e yönelik askeri yardımları ülkenin dış politikası açısından önemli bir yer tutuyor. Ancak Trump’un ekonomik bakış açısının ne olacağı ve bu durumun İsrail ile olan ilişkilerine nasıl etki edeceği merak konusu. Yakın zamanlarda ABD, İsrail’e, Gazze’de insani yardıma erişimin genişletilmesini talep etti. Bu durum, askeri yardımın kesileceği tehdidi ile birlikte gerçekleşti ve olumlu bir arka plan oluşturdu.
Brown Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 7 Ekim 2023 itibarıyla ABD’nin İsrail’e yaptığı askeri yardımlar bir yıl içerisinde 17.9 milyar dolara ulaştı. Bu miktar, tarihsel olarak Tel Aviv’e yapılan en yüksek askeri yardım olarak kaydedildi. ABD’nin yaptığı yardımların büyük kısmını, top mermileri ve hava saldırıları için kullanılan munitions oluşturuyor.
Ayrıca, Trump yönetiminin, İsrail’in hava savunma sistemlerine yaptığı 4 milyar dolarlık “Demir Kubbe” hibesi gibi detaylar da dikkat çekiyor. Raporda, ABD’nin, gazetelere yansıdığı gibi, uyguladığı yardımların tam miktarını ve çeşitlerini gizleme çabası içinde olduğu belirtiliyor. Özellikle Biden yönetiminin, 7 Ekim’den bu yana yapılan yardımlar hakkında daha az şeffaf olduğu ifade ediliyor.
İlk olarak 1999 yılında düzenli askeri yardımlara başlayan ABD yönetimi, o dönemde 2.7 milyar dolar olan yardım miktarını 2019’da 3.8 milyar dolara kadar yükseltmişti. Bugüne kadar toplamda, 1959’dan itibaren İsrail’e yapılan askeri yardım miktarının 251 milyar dolara ulaştığı bildiriliyor. Bu durum, ABD’nin İsrail dışında başka bir ülkeye yönelik en yüksek askeri yardımı gerçekleştirdiğini de ortaya koyuyor.
“`
