İsrail askerlerinin, 7 Ekim’den bu yana Gazze’nin Han Yunus bölgesinde bulunan Nasır Hastanesi’ne düzenlediği baskın sonucunda, hastane kompleksindeki 2 bin Filistinli’nin durumu belirsizliğini koruyor. İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik başlattığı hava ve kara saldırıları devam ederken, bölgedeki insani durum giderek kötüleşiyor. Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi, Nasır Hastanesi kompleksinde sivil savunma ekiplerinin toplu mezardan cesetleri çıkarma çalışmalarını sürdürdüğünü duyurdu. Dört gün boyunca devam eden çalışmalar sonucunda toplu mezardan 73 kişi çıkarıldı ve cuma gününden bu yana toplam 283 Filistinlinin cesedine ulaşıldı.
Açıklamada, 42 kişinin kimliğinin tespit edildiği belirtilerek, İsrail ordusunun öldürdüğü cesetleri kumların altına gömdüğü ve üzerlerine çöp boşalttığına dikkat çekildi. Ancak baskın sırasında Nasır Hastanesi kompleksinde bulunan yaklaşık 2 bin kişinin akıbeti belirsizliğini koruyor. Öldürülenlerin kimlikleri tespit edildikçe, vahşetin boyutları daha da netlik kazanıyor. Nasır Hastanesi’nde bulunan kadın ve yaşlıların da içinde olduğu cesetlerin bir kısmının elleri kelepçelenmiş ve üzerlerinden elbiseleri çıkarılmış şekilde soğukkanlılıkla öldürüldüğü belirtildi.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail’e Filistinlilere yönelik sürekli ihlaller ve kutsal değerlere yapılan saldırılar karşılığında 7 Ekim 2023’te kapsamlı bir saldırı düzenledi. İsrail, bu saldırılarda 1200 İsrailli ölürken, 5 bin 132 kişi yaralandı. Gazze Şeridi’ndeki saldırılarda ise en az 34 bin 97 Filistinli öldü, 76 bin 980 kişi yaralandı. Bunların içinde 14 bin 685 çocuk ve 9 bin 670 kadın bulunuyor. Ayrıca, 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de İsrail askerlerinin ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 485 Filistinli hayatını kaybetti.
Tüm bu yaşananlar, Gazze ve çevresinde insanlık dramının büyüklüğünü ortaya koymaktadır. Sivillerin yaşam haklarına yönelik bu sistematik saldırılar uluslararası toplumun dikkatini çekmeli ve derhal sonlandırılmalıdır. Kınanması gereken bu vahşetin sona erdirilmesi için acil ve etkili adımlar atılmalı, masum insanların yaşamlarının kurtarılması için uluslararası yardımlar hızla ulaştırılmalıdır. Gazze’de yaşanan trajedi ve insanlık dışı uygulamalar karşısında sessiz kalmak, vicdan sahibi her insanın sorumluluğudur. Bu katliamlara sessiz kalmamak ve tüm dünya genelinde insani yardım çağrılarını duyurarak, yaşanan trajedinin sonlanmasına katkı sağlamak hepimizin görevidir.
