Kalkan balığının korunması için getirilen kotalar sayesinde Türkiye’nin avantajlı bir konumda olduğu bildirildi. Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürü Turgay Türkyılmaz, Türkiye’nin, %60’a tekabül eden 529 tonluk kotaya ulaşmasının önemli bir başarı olduğunu vurguladı. Bu kota ile birlikte, kalkan balığının geleceği açısından olumlu bir adım atıldığını ifade etti.
Uygulamanın hayata geçirilmesiyle birlikte, bölgedeki ülkelerin kalkan balığı için kullanabileceği kota belirlenmiş oldu. Türkyılmaz, bu kotaların belirlenmesinde etkin rol oynayan uluslararası bir kuruluş olan Ege Denizi, Akdeniz ve Karadeniz’deki balıkçılık yönetim organizasyonunun Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu (GFCM) olduğunu aktardı. GFCM, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) altında faaliyet gösteren ve ülkelerin ortak balık stoklarının yönetimiyle ilgili çalışmalar yürütmektedir. Bu kuruluşun öncelikli hedeflerinden biri de, uluslararası su ürünleri avcılığı için kota uygulamalarının hayata geçirilmesidir.
Türkyılmaz, Türkiye’nin de üyesi olduğu GFCM’nin 7 yıl önce kalkan balığı için kota ile ilgili çalışmalar başlattığını anımsatarak, Karadeniz’deki 6 ülkenin avlayabileceği toplam kalkan kotası miktarının belirlendiğini ifade etti. 2018 yılında yapılan bu çalışma sonucunda Türkiye’ye yalnızca 200 ton kota verilmesi kararlaştırılmıştı. Bu miktar, toplam kotaların yaklaşık yüzde 30’una tekabül etmekteydi. Türkyılmaz, bu rakamın adil olmadığını ve Türk balıkçılarının faydalanabileceği miktarın çok kısıtlı olduğunu dile getirerek, itirazda bulunduklarını belirtti. Türkiye’nin balıkçılık filosunun %90’ının kalkan avcılığı yapabilecek durumda olduğunu vurgulayan Türkyılmaz, müzakereler sonucunda Türkiye’nin %60’a tekabül eden 529 tonluk kota miktarına ulaşmasının büyük bir kazanım olduğunu ifade etti. Bu ulaşımı sağlanan kotanın 2028 yılına kadar geçerli olacağı kaydedildi.
Kalkan balığı, genel olarak iç pazarda tüketildiği için bu kota miktarının önemine dikkat çeken Türkyılmaz, Türk balıkçıları için sağlanan 529 tonun oldukça iyi bir kota miktarı oluşturduğunu ifade etti. Bu durumun, ülkeye daha fazla kalkan balığının girmesine ve dolayısıyla daha fazla kişinin bu balıktan faydalanabilmesine olanak tanıdığını belirtti.
Ayrıca, Türkyılmaz, Trabzon’daki Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü’nde kalkan balığı üretim sürecine geçtiklerini ve her yıl 10 bin kalkan yavrusunu denizlere saldıklarını aktardı. Bu süreç, hem kalkan balıklarını koruma amacını taşırken hem de deniz ekosisteminin zenginleştirilmesine katkı sağlamaktadır. Türkyılmaz, kalkan balığı ile ilgili markalandırma çalışmaları yapıldığını da belirtti ve bu çalışmaların kalkan balığının tanıtımına ve değerinin artmasına katkıda bulunacağını ifade etti.
