Marmara Denizi, müsilaj tehdidiyle ciddi bir mücadele vermeye devam etmektedir. Özellikle balıkçılık açısından önemli olan bu doğal ortam, kirlilik ve iklim değişikliği gibi etmenlerin etkisiyle giderek kötüleşmektedir.
Balıkesir’in Erdek Körfezi’nde, dalış yaparak incelemelerde bulunan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, yaptığı açıklamalarda müsilajın suların ısınmasıyla birlikte önümüzdeki ilkbahar döneminde yüzeye çıkma ihtimalinin yüksek olduğuna dikkat çekti. Bu durum, deniz ekosisteminin dengesini bozmakta ve bu durumdan birçok canlı türü etkilenmektedir.
Prof. Dr. Sarı, müsilajın deniz dibine çökmeye başlamasının, balıkçıların ağlarını çekememeleri gibi ciddi sonuçlar doğurduğunu vurguladı. Özellikle denizdeki kirlilik oranına ve bunun sonucunda ortaya çıkan müsilajın etkilerine dikkat çekti. Müsilajın, kirlilik, iklim değişikliği ve deniz ortamındaki durağanlık gibi faktörlerin birleşimiyle oluştuğunu belirtti. Bu bağlamda, su sıcaklığındaki aşırı artışın, fitoplankton olarak adlandırılan minik bitkiciklerin aşırı çoğalmasına neden olduğu açıklandı. Bu durum, müsilaj oluşumunu tetikleyen unsurlar arasında yer alıyor.
Prof. Dr. Sarı, müsilajın oluşumuna katkı sağlayan birçok faktör ve etkinin bulunduğuna dikkat çekerek, denizin kirlilik yükü azaltılmadığı sürece müsilaj oluşumunun devam edeceğini ifade etti. Bu noktada, müsilajın yayılımını ve büyük kirliliği önlemek için alınacak önlemlerin aciliyeti gözler önüne serilmektedir.
Müsilajın tarihi seyrine de değinen Sarı, 23 Ekim 2024’de Erdek Körfezi’nde yeniden ortaya çıkan müsilajın 6 Kasım’da Marmara Adaları çevresi ile Tekirdağ kıyılarına, 13 Kasım’da ise İstanbul Prens Adaları’na ulaştığını, 5 Aralık’ta ise İzmit Körfezi’ne yayıldığını belirtti. Bu süreçte, müsilaj yaklaşık 7 hafta içinde bütün Marmara Denizi’ne yayılarak, 19 Aralık’ta Çanakkale Boğazı çıkışında Kumkale açıklarında yoğun şekilde gözlemlenmiştir. Müsilaj, özellikle 3-25 metre derinliklerde örümcek ağı gibi deniz yüzeyine yayılarak, suların ısınmasıyla birlikte önümüzdeki dönemde daha da belirgin hale gelebilir.
Son olarak, Gölcük Değirmendere’de su üstünden görünmeyen müsilajın su altındaki yayılımı kaydedilmiş ve 0-20 metre derinlik aralığında yoğun olarak gözlemlenen müsilajın neredeyse insan boyutuna ulaştığı belirtilmiştir. Bu durum, Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj krizinin büyüklüğünü ve deniz ekosistemine olan etkilerini gözler önüne seriyor.