Suriye’deki 61 yıllık Baas rejiminin ve 13 yıldır süregelen iç savaşın, Beşar Esad’ın Rusya’ya kaçmasıyla birlikte sona erdiği bildirilmektedir. Bu gelişmeler, uluslararası arenada Suriye’nin yeniden inşası ve kalkınması amacıyla çeşitli bölge ülkelerinin yardımlarının planlanmasını beraberinde getiriyor. Türkiye’nin, bu süreçte üstleneceği kritik sorumluluklar, özellikle siyasi ve ekonomik işbirlikleri açısından oldukça önem arz etmektedir.
Türkiye, yeni Suriye yönetimiyle müzakereler yürütürken muhalefet çevrelerinden gelen açıklamaların dikkat çekici olduğu gözleniyor. Bu bağlamda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Suriye hakkındaki son dönemdeki beyanları, kamuoyunu oldukça meşgul ediyor.
CHP’li İBB Başkanı İmamoğlu, Suriye’deki gelişmelerle ilgili yaptığı bir açıklamada, bölgeye yapmayı düşündükleri ziyaretler ile yatırım planları üzerine ifadelerde bulundu. Ancak, kendi şehirleri olan İstanbul’un birçok kronikleşmiş sorununa henüz kalıcı çözümler üretemeyen İmamoğlu’nun, Suriye konusundaki bu çıkışı pek çok kişi tarafından garipsendi ve olumsuz tepkilere yol açtı.
Bu tepkilerden biri, Suriyeli göçmenler üzerinde kışkırtıcı politikalar geliştirerek siyasi kazanç sağlamak isteyen Zafer Partisi’nin Genel Başkanı Ümit Özdağ’dan geldi. Özdağ, İmamoğlu’na yönelik eleştirilerini sürdürerek, onun belediye başkanlığı görevini hatırlattı ve şöyle dedi: “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Suriye’yi ziyaret edeceğiz, Suriye’nin kalkınması için neler yapacağımızı kararlaştıracağız diye bir açıklama yapıyor. Hayretle izliyoruz. Senin işin Suriye değil, İstanbul Belediyesi. Allah korusun, İstanbul’da bir deprem olsa, Suriye’den beter hale gelecek. Kendini cumhurbaşkanı zannetmekten vazgeç artık.”
Özdağ’ın bu açıklamaları, siyasi atmosferde gerginlik yaratarak, İmamoğlu’nun Suriye konusundaki niyetleri üzerinde eleştirilerin artmasına sebep oldu. Öte yandan, Türkiye’nin Suriye ile ilgili planlarında, bu tür politika tartışmaları ve iç çekişmelerin etkili olup olmayacağı merak konusu. Türkiye, Suriye’nin yeniden inşası sürecinde uluslararası işbirlikleri geliştirmeye gönüllü olurken, muhalefet liderlerinin bu konudaki açıklamaları ve eleştirileri, ulusal tartışmaları derinleştiriyor.
Sonuç olarak, Suriye’deki iç savaşın sona ermesi Türkiye için bir fırsatı beraberinde getiriyor, ancak bu süreçteki siyasi iklim ve muhalefetin tutumu, gelecekte nasıl bir yön alacağı konusunda belirsizlik yaratmakta. Tüm bu gelişmeler, Suriye’de barış sağlamanın yanı sıra, Türkiye içindeki siyasi dinamikler üzerinde de önemli etkiler yaratacağını gösteriyor.
Yavuz Yıldırım
Haber Müdürü
