Türkiye, Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de çıkan yangın faciası ile sarsıldı. Bu trajik olay, 78 canımızı hayattan kopardı ve otelin 12 katlı yapısının büyük bir bölümünü alevler içinde bıraktı. Otelin harabe haline gelmesiyle geriye sadece acı dolu hikayeler kaldı.
Yangınla ilgili yürütülen soruşturmalar kapsamında 14 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan biri olan otel elektrikçisi Hüseyin Özer’in ifadesi dikkat çekti. Özer, jandarmada verdiği ifadede Grand Kartal Otel’de 2 yıldır sezonluk çalıştığını belirtirken, otelin elektrik arızaları ve bakımları ile ilgili tüm önlemleri aldıklarını savundu. Özer, her dönem öncesinde gerekli tüm hazırlıkları yaptıklarını belirtiyor.
Ancak yangın sırasında otelin yangın güvenlik önlemlerinin ne durumda olduğunu bilmediğini ifade eden Özer, “Tesis içerisinde 2 merdiven bulunmaktadır ancak bu merdivenlerin yangın merdiveni olup olmadığını bilmiyorum” dedi. Olay öncesinde 20 Ocak 2025 tarihinde otelden ayrıldığını ve yangın çıktığı bilgisini bir barmen arkadaşından aldığını aktardı. Yangın anında olay yerine geç gittiğini belirten Özer, otelin tamamen yanmış olduğunu ve insanların kurtarılmaya çalışıldığını gördüğünü söyledi.
Yangının sebebi hakkında fikir sahibi olmadığını ifade eden Özer, “Yangının nereden çıktığını bilmiyorum ancak öğrendiğim kadarıyla restoran kısmında çıktığını duydum” şeklinde konuştu. Otelin yangın sistemlerinin dışarıdan bir firma tarafından yürütüldüğünü vurguladı ve olayla hiçbir ilgisi olmadığını belirtti. Özer, olay esnasında görevde olmadığını ve otelden uzakta olduğunu söyleyerek suçlamaları kabul etmedi.
Hüseyin Özer’in avukatı da yaptığı savunmada, müvekkilinin yalnızca temel elektrik işleriyle ilgilendiğini ve otelin yangın güvenlik sistemleriyle ilgili bir sorumluluğu olmadığını dile getirdi. Avukatı, “Müvekkilim, gece vakti olay yerinde anlık tepki verecek bir gece bekçisi dahi yoktu” diyerek, yangının nasıl çıkmış olabileceğine dair muhtemel nedenleri sıraladı. Bunun mutfaktan ya da doğalgaz kaynaklı olabileceğini belirtti.
Avukatı, ayrıca müvekkilinin hacca veya umreye gitmediğini, aile ziyaretleri dışında şehir dışına çıkmadığına dikkat çekerek, kaçma şüphesinin olmadığını vurguladı. Yangın merdivenleri olmayan bir otel için, asgari ücrete yakın bir maaş alan müdürlerin talimatları dışında hiçbir şey yapmayan birinin bu durumda sorumlu tutulamayacağını ifade etti.
Sonuç olarak, Bolu Kartalkaya’daki yangın faciası, sadece kaybedilen canlar değil, aynı zamanda soruşturmanın karmaşası ve yaşanan acılarla birlikte birçok sorunun da ortaya çıkmasına neden olmuştur. Yangının gerçek nedenleri ve sorumluluğa dair tartışmalar hala devam etmekte ve bu olay Türkiye’nin turizm sektöründeki güvenliğe yönelik önemli sorgulamaları da beraberinde getirmiştir.
