ABD’de, Donald Trump’ın ikinci döneminin başlamasıyla birlikte ülkenin dış politikası üzerinde önemli değişiklikler yaşanıyor. Trump, 20 Ocak 2025 tarihinde başkanlık yeminini ettiğinde, uluslararası yardımların yeniden değerlendirileceği ve önemli bir değişimin işareti olarak görülen bir kararnameye imza attı.
Bu kararname, ABD’nin dış yardımlarıyla ilgili kapsamlı bir değerlendirme sürecini başlangıçta işaret ediyor. Başkan Trump, bu süreç sayesinde ABD’nin uluslararası ilişkilerdeki tutumunu netleştirmek ve stratejik hedeflerine ulaşmak amacıyla bir dizi adım atmayı planlıyor.
DIŞ YARDIMLAR DURDURULDU
Trump’ın imzaladığı kararnamede, ABD Dışişleri Bakanlığı ve ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) tarafından finanse edilen tüm dış yardımlar iki aşamalı bir şekilde askıya alındı. Bu kararın alınmasının ardından, yardımların yeniden verilip verilmeyeceğine ilişkin bir değerlendirme yapılması için 90 günlük bir inceleme süresi belirlenmiş durumda.
Yardımların verimliliği, Amerikan halkına sağladığı fayda ve bu yardımların ABD dış politikasıyla uyumlu olup olmadığı detaylı bir şekilde gözden geçirilecek. Bu tür bir inceleme, uluslararası yardımların sadece siyaseten değil, ekonomik olarak da etkin bir biçimde nasıl kullanıldığını anlamak için önemli bir fırsat sunacak.
“AHLAKİ BİR ZORUNLULUK”
ABD Dışişleri Bakanlığı, mevcut dış yardım programlarının durdurulmasını ülkedeki ahlaki bir gereklilik olarak nitelendirdi. Yapılan yazılı açıklamada, yardımların yalnızca Amerikan halkının çıkarlarına hizmet etmesi gerektiği vurgulandı. Bu süreçte, tüm yardımları içeren ödemelerin geçici olarak durdurulması, Trump yönetiminin bu konudaki kararlılığını göstermekte.
Böylelikle, gelecekteki yardımların hangi şartlarda ve hangi amaçlarla sunulacağına dair bir yeniden yapılanma sürecinin kapısı aralanmış oluyor. Dış politikada yapılan değişiklikler, uluslararası işbirliklerini ve özellikle ikili ilişkileri etkileyeceği için dikkatle takip ediliyor.
“AMERİKALILARA FAYDA SAĞLAMIYOR”
ABD’nin uluslararası kalkınma yardımları, geleneksel olarak ekonomik, sosyal, teknik ve insani alanlarda diğer ülkelere verilmekte. Ancak, Trump yönetimi, bu yardımların mevcut biçimleriyle “Amerikan halkına somut bir fayda sağlamadığını” belirterek yeniden yapılandırma kararı almakta. Bu kararın gelmesi, uluslararası alandaki pek çok ülkeyle olan ilişkilerin de değişeceğinin habercisi.
Sonuç olarak, Trump yönetiminin aldığı bu kararlar, hem iç hem de dış işlerinde yeni bir strateji anlayışını benimsemekte. ABD halkının çıkarlarının ön planda tutulmasının yanı sıra, uluslararası ilişkilerde de yeni bir dönemin habercisi olacağı düşünülmektedir. Türkiye ve diğer ülkeler için bu süreç, yeni işbirlikleri veya mevcut ilişkilerin yeniden değerlendirilmesi açısından dikkatle izlenmesi gereken bir dönem olarak öne çıkıyor.
