Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi’nde, 2023 yılında düzenlenen haftalık basın toplantısında önemli konular ele alındı. Bu toplantıda, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü William Spindler, dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
William Spindler, Libya’nın doğusunda ortaya çıkan toplu mezarların insan kaçakçılığına dair derin endişeler uyandırdığını belirtti. İnsan kaçakçılığına karşı daha güçlü bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğinin altını çizen Spindler, bu mezarlarda bulunan mağdurların ailelerine taziyelerini sundu.
İNSAN KAÇAKÇILIĞI İLE MÜCADELE
Toplu mezarların keşfedilmesinin, düzensiz göçmenlerin yolculukları sırasında maruz kaldıkları aşırı tehlikelerin trajik bir hatırlatıcısı olduğunu vurgulayan Spindler, 6 Şubat’ta Ejkhera’da ve 8 Şubat’ta Alkufra’da yapılan insan ticareti baskınları sonrası toplu mezarların bulunduğunu ifade etti. Bu baskınlar sonucunda Ejkhera’da 19, Alkufra’da ise en az 28 kişinin cesedine ulaşıldığı ancak Alkufra’daki mezarda bu sayının 70’e kadar çıkabileceği tahmin edilmektedir.
Spindler, birçok düzensiz göçmenin insan tacirleri tarafından kaçırıldığını ve işkence gördüğünü, ardından Libya yetkilileri tarafından serbest bırakıldığını da ekledi.
259 DÜZENSİZ GÖÇMEN KURTARILDI
Spindler, yaşanan bu trajedinin, 29 Ocak’ta Ejkhera’daki bir insan ticareti alanından 259 düzensiz göçmenin kurtarılmasının ardından geliştiğini hatırlatarak, kurtarılan göçmenlerin farklı uyruklara sahip olduğunu belirtti.
BMMYK’nın düzensiz göçmenlerin hayatlarının yeniden inşası için çeşitli fırsatlar sunduğunu, acil insani yardımlar yaptığını ve suç şebekeleri tarafından varlıkları sömürülen kişilere temel hizmetlerin erişimini sağladığını vurgulayan Spindler, insanların güvenli yollar bulmalarına yardımcı olma amacında olduklarını ifade etti.
Sonuç olarak, Spindler’in değerlendirmeleri, Libya’daki insan kaçakçılığı ve düzensiz göçmenlerin karşılaştığı tehlikeleri açığa çıkararak, uluslararası toplumun bu konudaki acil eyleme geçmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatmaktadır. Spindler, kendilerine yönelik yapılan bu ihlallerin artık son bulmasının ve göçmenlerin güvenli bir biçimde hayatlarına devam edebilmelerinin önemine dikkat çekmektedir.