ABD Başkanı Donald Trump, ABD ve Avrupa ilişkilerini daha da geriletecek bir plan üzerinde düşünmekte. Trump, Almanya’daki yaklaşık 35 bin aktif askerin geri çekilmesi konusunda adımlar atmayı değerlendiriyor. Bu durum, Avrupa’nın savunma yükümlülüklerine dair artan bir eleştirinin parçası olarak öne çıkıyor.
İngiliz The Telegraph gazetesinin haberine göre, yönetim kaynakları, Trump’ın Avrupa’nın savunma yükümlülüklerine daha fazla katkı sağlaması gerektiğini sıkça vurguladığını belirtiyor. Özellikle, Trump’ın kıtanın “savaş için bastırmasından” giderek daha fazla hayal kırıklığına uğradığı dile getiriliyor.
ABD’nin yurt dışında yaklaşık 160 bin aktif personeli bulunuyor ve bunların büyük bir kısmı Almanya’da konuşlanmış durumda. Bu durum, yeni politika süreçleri ile birlikte değişebilir.
Beyaz Saray’a yakın bir kaynağa göre, Trump, Avrupa’nın savaş için bastırıyor gibi görünmesine karşı oldukça tepki gösteriyor. Bu bağlamda, ABD ulusal güvenlik sözcüsü Brian Hughes, belirli bir duyurunun yakın olmadığını ancak ABD ordusunun çıkarlar doğrultusunda mevcut tehditlerle en iyi şekilde başa çıkmak için birliklerin yeniden konuşlandırılmasını sürekli değerlendirdiğini açıkladı.
The Telegraph’ın aktardığına göre, Trump, Almanya’daki birlikleri, Rusya ile yakın ilişkileri olduğu bilinen Macaristan’a kaydırmayı düşünmekte. Bu düşünce, Macaristan Başbakanı Viktor Orban tarafından, geçtiğimiz günlerde Brüksel’de gerçekleşen acil AB zirvesinde, diğer tüm üye ülkelerin imzaladığı Ukrayna’ya destek taahhüdünü veto etmesiyle de şekilleniyor. Orban, Rusya’nın müttefiki olarak, AB’nin Moskova’ya uyguladığı yaptırımlara sık sık karşı çıkmakta.
Trump’ın, Avrupa’daki bazı birlikleri yeniden konumlandırmayı düşündüğü diğer bir bölge ise, savunma harcamalarını artırmayı hedefleyen NATO ülkeleri. Yönetim kaynakları, bu stratejinin NATO angajmanlarının, daha yüksek savunma bütçesine sahip olan ülkeler lehine yeniden şekillendirilmesini içereceğini belirtiyor. Trump, NATO üyelerini, belirlenen yüzde 2’lik harcama hedefini gerçekleştiremedikleri için defalarca eleştirmiş ve bu durumun ABD’ye adil olmayan bir yük getirdiğini savunmuştur.
Sonuç olarak, ABD’nin uluslararası askeri varlığını ve stratejik çıkarlarını yeniden değerlendirmesi, Avrupa’daki askeri birliklerin durumu üzerinde büyük bir etki yaratabilir. Bu değişikliklerin yalnızca askeri bir dönüşüm değil, aynı zamanda uluslararası diplomasi ve ittifak ilişkileri üzerinde de derin etkileri olacağı öngörülmektedir.
