Ulusal basın organlarına yansıyan haberlere göre, Küba Yüksek Mahkemesi, aralarında insan hakları savunucusu Jose Daniel ve aktivist Felix Navarro gibi önemli isimlerin bulunduğu toplam 553 kişinin serbest bırakıldığını duyurmuştur. Bu gelişme, Küba’daki siyasi tutukluların durumu hakkında uluslararası alanda artan bir konuşmanın ortasında gerçekleşmiştir.
Serbest bırakılan kişiler arasında, 11 Temmuz 2021200’den fazla mahkumun serbest bırakıldığını doğrulamıştır.
Mahkumların serbest bırakılmasının hemen ardından, eski ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, Küba’yı “teröre destek veren ülkeler” listesinden çıkartmıştır. Ancak kısa bir süre sonra, göreve gelen Donald Trump, Küba’yı yeniden bu listeye eklemiştir. Küba’nın terörle bağlantılı olduğu yönündeki bu tartışmalar, iki ülke arasındaki ilişkilerin gerginliğini artırmıştır.
Protestoların patlak verdiği Temmuz 2021 ayında, binlerce Kübalı, yaygın elektrik kesintileri, gıda yetersizliği ve genel ekonomik sıkıntılar gibi sorunlar nedeniyle sokaklara dökülmüştür. Göstericilere yönelik otoriter bir şekilde gerçekleştirilen tutuklamalar, uluslararası arenada ciddi eleştiriler almış ve bu durum, Küba’daki insan hakları durumunu gündeme taşımıştır. Ayrıca, Küba hükümeti, sokaklardaki huzursuzlukların kaynağı olarak ABD’nin uyguladığı yaptırımları göstermiştir.
Bu bağlamda, 2021 yılındaki protestolar ve sonrasında yaşananlar, Küba’daki insan hakları endişelerini uluslararası gündeme taşımıştır. Ülkede birçok insan, özgürlük, demokrasi ve ekonomik haklar talep etmektedir. Siyasi tutukluların serbest bırakılması, bu taleplerin bir adım olarak yorumlanmakta, ancak daha geniş reform taleplerinin hala geçerliliğini koruduğu düşünülmektedir.
Son gelişmeler, Küba’daki siyasi atmosferin yeniden şekillenebileceğini ve uluslararası ilişkilerin geleceğini etkileyebilecek önemli bir dönemeç olabileceğini göstermektedir. Küba’daki insan hakları durumu, hem iç siyasette hem de uluslararası platformlarda tartışılmaya devam edecektir.