ABD Başkanı Donald Trump, kabinesine Türk kökenli bir ismi dahil etmeye hazırlanıyor. ABD Kongresi’nin resmi internet sitesi üzerinden yayımlanan adaylık duyurusuna göre, Trump, otonom sürücüsüz araçlar konusunda uzmanlaşmış olan Seval Öz’ü, Ulaştırma Bakanlığı’nda yeni oluşturulmuş bir “bakan yardımcılığı” pozisyonuna aday gösterdi.
Seval Öz’ün adaylığı, Senato Ticaret, Bilim ve Ulaştırma Komitesine Kaliforniya eyaletinden iletildi. ABD’deki pek çok bakanlıkta birden fazla bakan yardımcısı bulunduğu için bu pozisyon, önemli bir görev edinebilir. Şu an için, Beyaz Saray tarafından Seval Öz’ün Ulaştırma Bakanlığı’ndaki tam rolü hakkında herhangi bir açıklama yapılmadı. Ancak Öz’ün mesleki geçmişi, onun burada sürücüsüz araç politikalarının denetiminden sorumlu olabileceğini düşündürüyor.
Seval Öz, ünlü Amerikalı kalp cerrahı ve televizyon sunucusu Dr. Mehmet Öz’ün kız kardeşidir. Öz ailesi, Konya kökenli bir aile olup, bu bilgi, ailenin tarihine dair önemli detaylar sunuyor. Mehmet Öz’ün babası Prof. Mustafa Öz, 3 Ekim 1925 tarihinde Konya’nın Bozkır ilçesinde dünyaya geldi. Daha sonrasında, 1950 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni burslu olarak tamamladı ve Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. Prof. Öz, Cleveland’da Doctor’s Hospital’da yüksek ihtisasını tamamladıktan sonra, 1959 yılında genel cerrah unvanını almıştır. Amerika’da 54 yıl boyunca yaşayan Prof. Öz, sonunda Türkiye’ye geri dönmüştür.
Seval Öz’ün adaylığı, kardeşi Dr. Mehmet Öz’ün, Trump’ın Sağlık Sigortası Departmanı başkanı olarak aday gösterilmesi sonrasında gündeme geldi. Sağlık alanında büyük bir üne sahip olan Mehmet Öz, 14 Mart Cuma günü Senato Finans Komitesindeki onay oturumuna girecek. Bu oturum, tarihte ilk kez Türk ve Amerikan vatandaşı olan bir kişinin ABD Senatosu’ndaki onay sürecinden geçmesi açısından dikkat çekici bir öneme sahip.
Seval Öz’ün Ulaştırma Bakanlığı’ndaki potansiyel rolü, özellikle sürücüsüz araçlar konusunda ABD hükümetinin alacağı kararlar üzerinde büyük bir etki yapabilir. Bu bağlamda, Seval Öz’ün deneyimleri ve uzmanlığı, Amerika Birleşik Devletleri’nde bu alanda yapılacak olan düzenlemelerin şekillendirilmesinde önemli bir katkı sağlayabilir.
Sonuç olarak, Seval Öz’ün kabinedeki rolü, sadece Türk asıllı bir ismin ABD yönetiminde yer alması açısından değil, aynı zamanda mühendislik ve teknoloji alanlarında önemli bir gelişmenin öncüsü olarak da dikkate alınmalıdır. Öz’ün adaylığı, ABD’deki Türk diasporası için de bir gurur kaynağı olacağı gibi, gelecekteki nesiller için de ilham verici bir örnek teşkil edecektir.
