Türkiye, başıboş sokak köpekleri ile uzun zamandır mücadele ediyor. Ancak son dönemde bu köpeklerin insanlara zarar vermesi, durumu daha da ciddileştirdi. Vatandaşların can güvenliğini tehdit eden bu köpeklerin saldırıları, birçok kişinin hem ölümüne hem de yaralanmasına yol açtı. Bu durum, hükümeti harekete geçirdi ve sokak köpekleri ile ilgili yeni bir yasa tasarısı geçtiğimiz aylarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden onay aldı.
Yeni yasayla birlikte, sokaklarda tehlike yaratan başıboş köpeklerin barınaklara alınması hedefleniyordu. Ancak Ankara’nın Mamak ilçesinde yaşanan bir olay, bu sürecin nasıl uygulandığına dair tartışmaları alevlendirdi. Barınaklara alınan sokak köpeklerinin, çeşitli nedenlerle yeniden sokağa bırakıldığı bildirildi.
Mamak’taki bir barınak önünde meydana gelen olayda, bir grup insan barınak kapısından içeri girerek oradaki köpekleri tek tek çıkarmaya başladı. Bu eylem, köpeklerin kucaklarına alınarak tekrar sokaklara bırakılmasıyla sonuçlandı. Olayı daha da dikkat çekici kılan nokta ise, köpekleri sokağa salmaya gelen grubun lüks araçlarla barınak önüne gelmesiydi. Bu durum, sosyal medyada yoğun bir şekilde eleştiri konusu oldu ve birçok kullanıcı bu eylemi kınadı.
Bu olay sırasında, Mamak bölgesinde devriye gezen jandarma ekiplerinin de dikkat çekici bir şekilde müdahale etmemesi dikkatlerden kaçmadı. Jandarma ekipleri, grup halkı tarafından köpeklerin barınaktan çıkarılarak sokağa bırakılmasını izlemekle yetindi. Bu durum, vatandaşlar arasında güvenlik güçlerinin etkinliğine dair soruları gündeme getirdi.
Sonuç olarak, Türkiye’nin sokak köpekleri ile ilgili sorunu daha fazla tartışma konusu haline geldi. İlgili yasaların yerine getirilip getirilmediği, sokaklarda köpeklere karşı önleyici tedbirlerin alınıp alınmadığı ve barınakların nasıl yönetildiği sorgulanmaya başlandı. Bu tür olayların artması, toplumda huzursuzluğa yol açmakla kalmayacak, aynı zamanda hayvan hakları ile insan güvenliği arasında bir denge kurulması gerektiğine dair yeni bir tartışmayı da beraberinde getirecektir. Türkiye’nin sahip olduğu bu kronik sorun, sadece yasalarla değil; toplumun da bu konuda bilinçlenmesi ve çözümler geliştirmesiyle aşılabilir.
