Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, ABD ve Rusya’nın çağrısı üzerine Suriye’de artan şiddet olayları nedeniyle acil bir toplantı düzenlemek üzere bir araya geliyor. Bu toplantının, mevcut çatışmaların durdurulması için çözüm yollarını görüşmek amacıyla bugün basına kapalı olarak gerçekleşmesi bekleniyor.
Suriye’deki son çatışmalar, 6 Mart 2025’ten itibaren güvenlik güçleri ile devrik lider Beşar Esad’a bağlı unsurlar arasında yoğunlaşmış durumda. Bu süreçte, 745 sivil ile 125 güvenlik gücü hayatını kaybederken, 148 Esad unsuru da etkisiz hale getirildi. Yaşanan bu yüksek kayıplar, Suriye’nin kriz halindeki durumunu derinleştirirken, uluslararası toplumdan da tepkilere yol açıyor.
Özellikle Lazkiye’nin Ceble ilçesinde 6 Mart’ta devrik Esed rejimi unsurlarının düzenlediği bir saldırıda en az 11 güvenlik görevlisi yaşamını yitirmiştir. Bu olayın ardından, Suriye ordusu bölgede saldırıya karşılık vermek amacıyla tanklar, zırhlı personel taşıyıcılar ve çok namlulu roketatarlar da dahil olmak üzere birçok ağır silah içeren takviye birlikleri göndermiştir. Söz konusu operasyon sonucunda en az 50 güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiği bildirilmektedir. Bu durum, uluslararası basına ve sosyal medya platformlarına da yansımış, çeşitli silahlı grupların sivillere yönelik hedef alımlarına dair haberler ve görüntüler paylaşılmıştır.
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, 6 Mart’taki saldırıları değerlendirdiği bir açıklamada, devrik rejim unsurlarının bu eylemi ile kendilerini test etmeye çalıştıklarını dile getirmiştir. Şara, birlik ve beraberlik mesajı vererek, ülkeyi yeniden inşa etme arzularını dile getirmiş ve kan dökme hedeflerinin olmadığını ifade etmiştir. Bu bağlamda, 6-7 Mart tarihlerinde Lazkiye’de yaşanan olaylarla ilgili olarak bağımsız bir ulusal soruşturma komitesi kurulacağı da duyurulmuştur.
Yaşanan bu olaylar, Suriye’nin krizle dolu tarihinin tekrar hatırlanmasına, uluslararası politika üzerinde de etkiler yaratmaya devam etmektedir. BM Güvenlik Konseyi’nin acil toplantı çağrısı ve gerçekleştirilecek olan müzakereler, çatışmaların sonlandırılması yönünde atılacak adımlar için büyük bir fırsat olarak değerlendirilmektedir. Suriye’nin geleceği ise, bu süreçte yürütülecek diplomatik görüşmelerin sonuçlarına bağlı olarak şekillenecektir.
