Günlük basın toplantısında, Birleşmiş Milletler Sözcüsü Stephane Dujarric, ABD’nin Çin, Kanada ve Meksika’ya uygulayacağı ek gümrük vergileri hakkında BM’nin konumuna ilişkin soruları yanıtladı. Dujarric, dünya genelinde artan ticaret kısıtlamalarının ciddi bir sorun teşkil ettiğini ifade etti ve bu durumun özellikle gelişmekte olan ülkeler ile savunmasız bölgelere olumsuz etkileri olduğuna dikkat çekti.
Dujarric, “Büyüyen ticaret kısıtlama önlemlerinin küresel ekonomi üzerinde özellikle gelişmekte olan ülkeler ve savunmasız nüfus ya da azınlığa sahip bölgelerdeki etkisinden açıkça endişeliyiz” diyerek küresel ekonominin düşük büyüme oranları gösterdiğini vurguladı. Ayrıca, ticaret kısıtlamalarının arttığı bir dönemde, küresel ticaretin istikrarı için Dünya Ticaret Örgütü tarafından kabul edilen uluslararası kurallara uyulmasının önemine özel bir vurgu yaptı.
ABD’NİN GÜMRÜK VERGİLERİ AÇIKLAMASI
ABD yönetimi, Kanada ve Meksika’dan ithal edilen ürünlere yüzde 25, Çin’den yapılan ürünlere ise yüzde 10 oranında ek gümrük vergisi getirdiğini açıkladı. Bu uygulama, ticaret savaşlarının daha da derinleşmesine neden olurken, taraflar arasında ekonomik gerilimleri artıracağı öngörülmektedir.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau ise bu duruma misilleme olarak ABD’den ithal edilen 155 milyar Kanada doları değerindeki ürünlere yüzde 25 gümrük vergisi uygulanacağını bildirdi. Trudeau, bu vergi tarifelerinin 30 milyar Kanada doları değerindeki mallar için derhal yürürlüğe gireceğini belirtirken, 125 milyar Kanada doları değerindeki mallar için ise tarifelerin 21 gün içerisinde yürürlüğe gireceğini duyurdu. Trudeau’nun bu adımı, ABD’nin gümrük vergilerine karşılık olarak alınan bir karar olarak değerlendirilmektedir.
Bu gelişmeler, küresel ticaret dinamiklerini ve ilişkilerini yeniden şekillendiren önemli bir aşama olarak öne çıkmaktadır. Gümrük vergilerinin artırılmasının, ilgili ülkelerin ekonomilerini nasıl etkileyeceği ve uluslararası ticaret ilişkilerine nasıl yansıdığı merak konusu olmuştur. Dujarric’in açıklamaları, dünya genelindeki ekonomik istikrarın sağlanması noktasında aktif bir politika geliştirilmesi gerektiğini de ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, artan ticaret kısıtlamalarının ve alınan gümrük vergilerinin uluslararası ilişkilerde nasıl bir etki yaratacağı, ticaret savaşlarının gelecekte ne şekilde devam edeceği ve bu süreçlerin gelişmekte olan ülkeler üzerindeki potansiyel etkileri, dünya çapında ekonomistlerin ve politika yapıcılarının üzerinde durması gereken kritik konular arasında yer almaktadır.