Suriye’deki iç savaş, 13 yıl boyunca devam ederken, ülke fiilen birçok bölgeye bölünmüş durumda. Bu karmaşık durum içinde Esad rejimi ile Türkiye arasında yeniden diplomatik ilişkilerin geliştirilmesi gündeme gelmektedir. Ancak bu durum, hem siyasetteki dinamikleri hem de bölgesel istikrarı zorlamaktadır.
KRT’de Seçil Özer’in sunduğu programa katılan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Suriye meselesinin kendisine mal edilmesi yönünde yapılan açıklamaları eleştirerek, bu konuda çok sert bir duruş sergilemiştir. Davutoğlu, Suriye dosyasının arka planını ve geçmişte üstlendiği rollerin altını çizerek, eleştirilerin haksız olduğunu ifade etmiştir.
“BU KRİZİ BANA MAL EDEMEZSİNİZ”
Ahmet Davutoğlu, tarihsel bir perspektif sunarak, 2002 yılından 2024 yılına kadar geçen 22 yıllık süreçte özellikle 2003 ile 2011 yılları arasındaki dönemde herhangi bir sorun yaşanmadığını ve bu dönemin muazzam başarılarla dolu olduğunu belirtmiştir. “O dönem ben varım,” diyen Davutoğlu, Suriye krizinin başladığı 2011 ile 2015 arasında ise Dışişleri Bakanı olarak hatalarının ve sorumluluklarının olabileceğini kabul etse de, mülteci sorunu ile ilgili soruların liderliğini yaptığı sürecin dışında olduğunu ifade etmiştir. “Sınırı ben kontrol etmiyorum,” diyerek o dönemin yöneticilerine işaret etmiştir; bu yöneticiler arasında Türkiye’nin başbakanı, cumhurbaşkanı ve genelkurmay başkanının bulunduğunu vurgulamıştır.
Başbakan olarak görev yaptığı dönemde, Suriye krizinin tırmanmasından dolayı sadece 2 yıllık bir sorumluluğu olduğunu, sonrasındaki 8 yıl boyunca siyasette yer almadığını ifade eden Davutoğlu, “Allah aşkına nasıl bu krizi bana mal ediyorsunuz?” diyerek tepki göstermiştir.
“ÖNÜMÜ KESMEK İSTİYORLAR”
Davutoğlu, asıl meselenin Suriye olmadığını, kendi siyasi hedeflerini gerçekleştirmesinin önünü kesmek için yapılan saldırılar olduğunu öne sürmüştür. “Beni yıldıramazsınız, korkutamazsınız,” diyerek bu tür eleştirilere açık bir şekilde cevap verebileceğini belirtmiştir. Açık ve net bir şekilde bunu beyan eden Davutoğlu, siyasetteki varlığını güçlendirmek ve çetelere karşı verdiği mücadelede dikkat çektiğini vurgulamaktadır. “Ama Davutoğlu bir daha siyaset sahnesine çıkmasın diye karşıma çıkanla da sonuna kadar mücadele ederim,” şeklindeki ifadesi, politik rekabetin ne denli sert olduğunu gözler önüne sermektedir.
Ahmet Davutoğlu ayrıca, Suriye meselesinin kendi siyasi yaşamındaki bir başarı hikayesi olduğunu ve 2011 yılına kadar olan süreçteki başarılarının kendisine mal edilmesinin yeterli olmadığını ifade etmiştir. “Suriye dosyası benim için bir başarı hikayesidir. 2011’e kadar. Ve o başarı hikayesinin hepsinde benim imzam var,” diyerek geçmişteki katkılarına dikkat çekmiştir. Buna karşın, son 8 yılda yaşanan gelişmelerin ve tartışmaların kendisiyle hiçbir şekilde ilişkilendirilemeyeceğini vurgulamıştır.
Yavuz Yıldırım
Haber Müdürü