İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen terör soruşturması kapsamında tutuklanan ve görevinden uzaklaştırılan eski Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “silahlı terör örgütü PKK/KCK üyeliği” suçlamasıyla mahkemeye çıkarıldı. Özer’e yönelik olarak 15 yıla kadar hapis cezası talebiyle açılan dava, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Duruşma salonunun yeterli olmaması nedeniyle, duruşma Silivri Adliyesi’nde geniş kapasiteli 1 numaralı salonda gerçekleştirildi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de aralarında bulunduğu çok sayıda partili, duruşmayı izlemek üzere mahkemeye geldi.
AHMET ÖZER: “BELEDİYE BAŞKANI OLMAK, SUÇLAMALARIN TEMELİ”
Savunma yapan Ahmet Özer, kendisine yöneltilen suçlamaların tamamen asılsız olduğunu savunarak, barış ve bilim yolundaki kariyerine böyle ithamların leke düşürdüğünü ifade etti. “Bugün burada olmamın temel nedeni, Esenyurt Belediye Başkanı olmamdır. Eğer bu görevi üstlenmemiş olsaydım, akademik hayatıma devam edecek, belki de bir üniversitede rektör olacaktım” diye konuşarak durumu siyasi bir çerçeveye oturtmaya çalıştı.
Özer, aylık gelirinin 150 bin TL olduğunu belirterek, suçlamaların hiçbir hukuki temele dayanmadığını öne sürdü. HTS kayıtlarındaki görüşmelere de değinerek, “Ben kimin terör bağlantısı olduğunu bilmem mümkün değil. İnsanları aramadan önce GBT’sini sorgulayacak değilim” dedi.
TANIKLAR DİLLERİNİ AÇTI: GİZLİ TANIK VE ESKİ YOL ARKADAŞINDAN İDDİALAR
Duruşmada, SEGBİS aracılığıyla bağlanan tanıklardan Hicran Berna Ayverdi, Ahmet Özer’i 1998’den tanıdığını ve örgüt içerisinde aktif rol aldığını iddia etti. Ancak Özer’in ismini etkin pişmanlık kapsamında 2020’de verdiği ifadelerde, tanık olarak geçirmediğini de kabul etti.
Gizli tanık olarak SEGBİS’e bağlanan “Hermes” kod adlı kişi, Özer’in 1999 yılında Cemal Kavak aracılığıyla örgüte maddi destek sağladığını ve yurt dışına kaçırılan bir yakını için yardım istediğini öne sürdü. Ayrıca, Özer’in 2023 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Doğu ve Güneydoğu’daki siyasi koordinatörlüğünü yürüttüğünü ve bu süreçte örgüte destek sağladığını belirtti.
Mahkeme başkanının “Örgütle hâlâ bağlantınız var mı?” sorusuna gizli tanığın yanıt vermemesi dikkat çekti.
ÖZER: “BANA İFTİRA ATILIYOR, TANIMADIĞIM İNSANLAR ÜZERİNDEN SUÇLANILIYORUM”
Ahmet Özer, tanık ifadelerini “iftira” olarak değerlendirerek, aleyhinde söylenenlerin temelsiz ve delil yoksun olduğunu belirtti. “Beni tanımayan insanlar yıllar sonra nasıl böyle ifadeler verebilir? Bahsedilen yurt dışı çıkışı asla gerçekleşmedi. Pasaport kayıtlarının incelenmesini talep ediyorum” dedi.
Gizli tanığın “örgüt için para verdi” iddiasını ise “Hangi akrabam, hangi ülkeye, ne zaman gönderdi? Hiçbir detay yok. Sadece soyut suçlamalar” sözleriyle yanıtladı.
ÖZER’İN TUTUKLUĞUNA DEVAM KARARI
Mahkeme heyeti, HTS kayıtlarında adı geçen kişilerin dinlenmesine ve incelemelerin tamamlanmasına karar vererek duruşmayı 14 Temmuz tarihine erteledi.
İDDİANAME: DEMOKRATİK ÖZERKLİK GÖRÜŞMELERİNDE İSMİ GEÇİYOR
Savcılıkça hazırlanan iddianamede, Özer’in iletişim kayıtlarının takip edildiği ve bazı cezaevi telefon görüşmelerinde adı geçen belgelerde Abdullah Öcalan ile gerçekleştirdiği görüşmelerde “Demokratik Özerklik projesine katkı sunmak isteyen akademisyen” olarak tanımlandığı belirtiliyor. Savcılık, Özer’in terör örgütü ile sürekli bir organik bağ kurduğunu iddia ederek, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediyor.