Sanat dünyasının en bilinen isimlerinden biri olan Ferdi Tayfur, 79 yaşında yaşamını yitirdi. Türk sanat müziğinin önemli temsilcilerinden biri olarak bilinen Tayfur’un vefatı, özellikle sanat camiasını derin bir üzüntüye boğdu.
Tayfur, Antalya’da bulunduğu hastanede tedavi edilmekteydi ve burada geçirdiği son günlerin ardından hayata veda etti. Vefat haberi, kısa sürede Türkiye’nin dört bir yanına yayıldı ve pek çok seveni yas tutmaya başladı.
Cenazesi, İstanbul’a nakledilen Tayfur’un cenaze törenine, binlerce insan katılım gösterdi. İstanbul’un Levent semtinde, Barbaros Hayrettin Paşa Camii’nde kılınan cenaze namazı öncesi ise, anlaşılması güç bir olay yaşandı.
Ayakkabı Hırsızları Boş Durmadı
Cenaze namazı öncesinde, sabah saatlerinde camiye giden Ferdi Tayfur hayranlarından bazıları, ikindi namazını kıldıklarından sonra çıkarken ayakkabıların kaybolduğunu fark ettiler. Bir hayranı, “Ferdi Baba’nın cenazesi için Ümraniye’den geldik, burada 7-8 kişinin ayakkabısı camide kayboldu. O da ona feda olsun” diyerek durumu esprili bir dille aktardı.
Ayakkabıları çalınan bir başka Tayfur hayranı ise, camiden çıkarken çoraplarıyla bekleyen bir görüntü sergiledi. “Ayakkabıyla geldik, yalın ayak gideceğiz buradan” diyen bu hayran, bir yakınının ayakkabı getirmesini beklediğini ifade etti.
Kayıp ayakkabı meseleleri üzerine, “Şimdi ne yapacaksınız?” sorusuna muhatap olan bir başka hayran, “Vallahi bilmiyorum. Gitmeye çalışacağız ama nasıl gideceğiz bilmiyorum” yanıtını verdi.
Hayırseverler Ayakkabı Hediye Etti
Ayakkabısı kaybolan Ferdi Tayfur hayranlarından biri, “Canımız sağ olsun, ben şimdi yenisini alacağım. Allah’tan ki yakında mağaza var” şeklinde konuşarak durumu kabullenmekteydi. Bazı kişiler, caminin karşısındaki alışveriş merkezinden yeni ayakkabı almak üzere beklerken, bazı hayırseverlerin ise ayakkabı hediye ettikleri gözlemlendi.
Cenaze sırasında yaşanan bu talihsiz hırsızlık olayı, Ferdi Tayfur’un anısını katılanların zihninde bir kenara yazarken, aynı zamanda sanatçının ne kadar büyük bir sevgi ve saygı gördüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. Tayfur’un cenazesi, yalnızca onun müziği ve sanatıyla değil, insanlar arasındaki güçlü bağlar ve dayanışma ile de anıldı.
Sonuç olarak, Ferdi Tayfur’un cenazesi, hem hüzün hem de dayanışma kokan anılarla dolu bir etkinlik olmuş ve birçok insanın hayatında önemli bir yer edinmiş bir sanatçıyı son yolculuğuna uğurlamak için bir araya gelmeleri, aşk ve hatıraların hala canlı olduğunu göstermek açısından da anlamlıydı.