İsrail’in Gazze Şeridi’nde bulunan okullara saldırması sonucunda, binlerce yerinden edilmiş Filistinli’nin sığındığı Et-Tabiin Okulu’nda meydana gelen hain saldırıda 100 kişi hayatını kaybetti. Saldırıya tanıklık eden bir Filistinli küçük kızın Arap devletlerine yönelik isyan dolu sözleri gündeme damgasını vurdu. Küçük kız, dünya genelinde yaşanan acılara ve yıkıma isyanını dile getirerek Arap devletlerini sessizlikleri sebebiyle eleştirdi ve acı çekmelerinin onları mutlu edip etmediğini sordu.
İsrail ordusu, Filistinlilerin sığındığı okullar başta olmak üzere hastaneler ve sivillerin barındığı kampları sistematik bir şekilde hedef alıyor. Bu saldırılar sonucunda Gazze’deki yıkım büyüyor, yerlerinden edilmiş insanlar daha da zor duruma düşüyor. İsrail ordusu, Hamas üyelerini hedef aldıkları iddiasıyla saldırılarını meşrulaştırmaya çalışsa da bu saldırılar sivil halkı hedef aldığı bir gerçektir. Et-Tabiin Okulu’na yapılan saldırı da bunun bir kanıtı oldu ve onlarca masum insan hayatını kaybetti.
Filistinli küçük kız, yaşanan bu trajediye şahitlik ederek duygularını açığa vurdu. Dünyanın yaşanan acılardan yorgun düştüğünü ifade eden kız, Arap devletlerinin sessizliğinin kabul edilemez olduğunu belirtti. Acı çektikçe mutlu olan Arap devletlerine karşı bir çığlık atarak sessizliğe isyan etti. Küçük kızın, Arap devletlerini ve diğer ülkeleri, yaşanan acılara seyirci kalmakla suçlayan sözleri yürekleri dağladı ve dünya genelinde büyük yankı uyandırdı.
Filistinli kızın yürek burkan ifadeleri, yaşanan acılara ve zalimliğe karşı bir isyanın sembolü haline geldi. Masum insanların hedef alındığı bu hain saldırılara karşı sesini yükselten kız, dünyanın dikkatini bu acılara çekti. Arap devletleri ve sivil toplum kuruluşları, Filistin halkının yanında durma çağrılarına daha fazla yanıt verme konusunda baskı altına aldı.
Sonuç olarak, İsrail’in Filistinlilere yönelik hain saldırıları devam ederken, masum insanların hayatını kaybetmesi dünya genelinde büyük bir infiale sebep oldu. Filistinli küçük kızın isyan dolu sözleriyle de desteklenen bu acı gerçek, sadece bir ülke veya bölgenin meselesi olmaktan çıkarak tüm dünyanın sorunu haline geldi.
