Ulusal derecelendirme kuruluşları, Türkiye’nin ekonomi politikalarındaki değişiklikleri ve bankacılık sektöründeki gelişmeleri olumlu bir şekilde değerlendiriyor. Fitch Ratings tarafından yapılan bir açıklamada, Türkiye’nin Mayıs 2023’teki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından daha geleneksel makroekonomik politikalar benimsediği belirtildi. Bu politikaların sonucunda azalan dış finansman baskıları ve makro risklerinin düşmesi, Türk bankacılık sektörünün görünümünü ‘nötr’ den ‘iyileşiyor’ a revize etmeye sebep oldu.
Fitch tarafından yapılan açıklamaya göre, Türkiye’nin politika çerçevesine yatırımcı güveninin artması, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın rezervlerinde iyileşmeye, dolarizasyonun düşmesine ve bankaların dış finansmana daha iyi erişimine yol açtı. Bankaların TCMB ile yaptıkları döviz swaplarının azalması, finansal istikrarı destekleyeceği belirtildi. Türk bankalarının borç ihracında artış göstermesinin dış finansman baskılarını azalttığı ve uluslararası yatırımcıların sektöre olan güvenini artırdığı vurgulandı.
Açıklamada, Türk bankacılık sektörünün geçen yıl kârlılığının yüksek olduğu ancak bu yıl bir azalma beklenmesine rağmen sektörün sermaye yapısının yeterli olduğu belirtildi. Ayrıca, bankaların risk primlerinin azaldığı ve dış piyasalara erişimlerinin önemli ölçüde iyileştiği ifade edildi. Türkiye’nin ekonomi politikalarındaki değişikliklerin bankacılık sektörü üzerinde olumlu etkileri devam etmekte.
Görünen o ki, uluslararası kuruluşlar Türkiye’yi yakından takip etmekte ve ekonomik gelişmeleri olumlu bir şekilde değerlendirmektedir. Türkiye’nin aldığı makroekonomik politika kararlarının bankacılık sektörünün önemli gelişmelerini tetiklediği görülmektedir. Bankaların risklerinin azalması ve dış piyasalara daha kolay erişim sağlanması, sektörün kârlılığının artmasına ve genel olarak finansal istikrara katkıda bulunmaktadır. Türkiye’nin ekonomik değişimleri ve politika değişiklikleri, uluslararası yatırımcıların güvenini yeniden kazanmasına ve finansal istikrarın sağlanmasına yönelik önemli adımlar atmaktadır. Bu gelişmeler, Türkiye’nin gelecekteki ekonomik büyümesini destekleyebilir ve uluslararası yatırımcıların ilgisini artırabilir.
