Fransa Genelkurmay Başkanlığı, resmi X hesabında yaptığı açıklamada, Fransa’nın Çad’da konuşlanmış askerlerinin tahliye sürecinin devam ettiğini bildirdi. Bu tahliye, ülkedeki güvenlik durumunun değişmesi ve iki ülke arasındaki ilişkilerin gerginleşmesi sonucunda gerçekleşiyor. Özellikle Çad hükümetinin Fransa ile olan ilişkileri gözden geçirme kararı, bu süreci hızlandıran bir unsur olmaktadır.
Fransız askerleri, Çad’ın Faya Askeri Üssü’nden çekilerek bölgeden ayrılmaya başladı. Faya Askeri Üssü, bugüne kadar Fransız kuvvetlerinin önemli bir konuşlanma alanıydı ve burada görev yapan askerlerin varlığı, bölgedeki güvenlik güçleri için stratejik bir avantaj sağlıyordu. Ancak, Çad hükümeti, bu üssü geri alarak ulusal egemenliğini pekiştirmek istiyor.
Çad hükümeti, 28 Kasım 2023 tarihinde Fransa ile imzalanan savunma sanayisi ve güvenlik alanındaki işbirliğini güçlendirme hedefini taşıyan anlaşmayı iptal etme kararı aldığını duyurdu. Bu karar, iki ülke arasındaki siyasi ve askeri ilişkilerin giderek gerilmesine yol açtı. Çad yönetimi, ulusal güvenlik politikalarını gözden geçirerek, işbirliği çabalarını yeniden ele alma ihtiyacı hissetti.
Açıklanan iptal cümlesinin ardından, Fransız savaş uçakları ve askeri birliklerinin ülkeyi terk etmeye başladığı bildirildi. Bu gelişmeler, sahadaki güvenlik dinamiklerini değiştirdiği gibi, Çad’ın güvenlik gücünü artırmaya yönelik adımlar atmasına da olanak tanıyor. Çad makamları, ülkede bulunan yaklaşık 1000 Fransız askerinin tahliye sürecinin 31 Ocak 2024’e kadar tamamlanmasını talep etti.
Fransa’nın Çad’daki varlığı, geçmişte terörizmle mücadele ve bölgedeki istikrar için önemli bir katkı sağladığı düşünülüyordu. Ancak yaşanan son gelişmeler, bu varlığın sorgulanmasına yol açtı ve Çad yönetiminin daha bağımsız bir savunma politikası geliştirmesine zemin hazırladı. Fransız askerlerinin tahliye süreci, bölge genelinde dikkatle izleniyor ve olası etkileri konusunda farklı senaryolar üretiliyor.
Çad’ın bu yeni politikası, bölgede düşmanlık ve çatışma dinamiklerini de göz önüne alarak tasarlandı. Özellikle, ülkede artan iç güvenlik sorunları ve ekstremist grupların faaliyetleri, bu dönüşümde belirleyici etkenlerden biri oldu. Çad halkı, bu süreç içerisinde ulusal güvenliklerini daha iyi korumaya yönelik adımlar atıldığını görmekte ve bu bağlamda hükümetin atacağı yeni adımları yakından takip etmektedir.
Sonuç olarak, Fransa’nın Çad’daki askeri varlığına yönelik bu tahliye süreci, iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden şekillenmesi ve Çad’ın güvenlik stratejisinin yeniden gözden geçirilmesi açısından büyük bir öneme sahip. Gelişmelerin nasıl şekilleneceği ve Çad’ın güvenlik geleceği üzerindeki etkileri, hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde merakla izlenmektedir.