Güney Sudan, 26 Şubat 2025 tarihinde, başkent Juba’ya gitmek üzere havalanan bir uçağın düşüşü haberleriyle sarsıldı. Uçak, yerel saatle 10:30 sularında, petrol sahalarının yakınında, oldukça talihsiz bir kazayla yere çakıldı.
Yetkililer tarafından yapılan açıklamalara göre, uçağın havaalanından yaklaşık 500 metre uzakta düştüğü bildirildi. Uçakta toplamda 21 kişi bulunduğu belirtilirken, sadece bir kişinin hayatta kaldığı, diğerlerinin durumuna dair ise henüz bir bilgi verilmediği ifade edildi.
“HÜKÜMET DERİN BİR ÜZÜNTÜ İÇİNDE”
Açıklamalarda, ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanan bu kaza sebebiyle hükümetin büyük bir üzüntü içinde olduğu vurgulandı. Enformasyon Bakanı, kazanın meydana gelmesi üzerine bir soruşturma başlatacaklarını duyurdu. Hükümetin bu konuda ne kadar hassas olduğunu ve halkın güvenliğini sağlama konusundaki kararlılığını dile getirdiği kaydedildi.
2011 yılında bağımsızlığını ilan eden Güney Sudan, halihazırda kronik ekonomik ve siyasi krizlerle mücadele eden bir ülke konumunda. Bu durum, ülkenin ulaşım altyapısının da güvenilir olmaktan uzak olmasına sebep oluyor. Güney Sudan’da güvenli hava taşımacılığı yapmak, ciddi sorunlar ve zorluklar barındırıyor. Kazaların yaşanma oranı, sıkça yaşanan kötü hava koşulları ve aşırı yükleme gibi etkenlerle bir hayli artış gösteriyor.
KÖTÜ HAVA KOŞULLARI YAŞANIYOR
Bu tür kazaların genellikle kötü hava koşullarına bağlı olduğu dikkate alındığında, Güney Sudan’ın iklim koşullarının da hava ulaşımını ciddi şekilde etkilediği anlaşılmaktadır. Ülke içindeki ulaşım imkanları, uluslararası standartların oldukça gerisinde kalıyor. Bu noktada, hükümetin ve ilgili otoritelerin, hava taşımacılığının güvenliğini artırmak adına ne gibi önlemler alacağı büyük bir merak konusu. Kazanın ardından oluşan bu politika değişiklikleri, gelecekte benzer felaketlerin önlenmesine yönelik bir adım olabilir.
Sonuç olarak, Güney Sudan’da meydana gelen bu trajik kaza, yalnızca orada yaşayanlar için değil, tüm dünya için önemli bir hatırlatmadır. Ülkenin hala içsel olarak pek çok sorunu olduğunu ve bu sorunların çözülmediği sürece benzer kazaların meydana gelebileceğini göstermektedir. Gelecek için alınacak önlemler ve yapılacak reformlar, hem insan hayatını korumak hem de güvenli ulaşım sağlamak adına kritik bir öneme sahip.