
İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, İngiltere Parlamentosu’nda Suriye ile ilgili gelişmelere dair önemli açıklamalarda bulundu. Lammy, yaptığı konuşmada, “İki haftadan kısa sürede olağanüstü gelişmeler yaşandı.” ifadesini kullanarak son dönemdeki dinamiklere dikkat çekti.
Suriye’nin kuzeybatısında başlayan askeri harekatın, devrik lider Beşar Esed‘e bağlı rejim güçlerinin geri çekilmesi ile devam ettiğini belirten Lammy, “Hafta sonu ise bu katil rejim yıkıldı.” sözleriyle durumu özetledi.
“HAYIR DEDİK ÇÜNKÜ ESED BİR CANAVARDIR”
David Lammy, İngiltere’nin Esed’e karşı tavrının hiçbir zaman değişmediğini vurgulayarak, kendisiyle yapılan temas çağrılarına yanıt vermediklerini ifade etti. “Hayır dedik çünkü Esed bir canavardır. Hayır dedik çünkü Esed, tek arzusu kendi zenginliği ve gücü olan bir diktatördür. Hayır dedik çünkü Esed, tüm kanunları ve kuralları çiğneyerek Suriye halkına karşı kimyasal silah kullanan bir suçludur.” şeklinde devam eden Lammy, Esed’i tanımlarken “Elinde sayısız masumun kanı bulunan bir kasap” ifadesini kullandı. Lammy, Esed’in gidişini uzun süredir beklediklerini ve onun düşüşünün aynı zamanda İran ve Rusya için de bir mağlubiyet olduğunu belirtti.
“Esed’in gidişi barışı garanti etmiyor. Şu an Suriye ve bölge için bir tehlikenin yanı sıra bir fırsat da var.” diyen Lammy, bölgedeki belirsizlikler hakkında endişelerini dile getirdi.
“HTŞ’Yİ EYLEMLERİNE GÖRE YARGILAYACAĞIZ”
Lammy, Suriye’deki insani durumun ciddi olduğunu, çok sayıda sivilin yardıma ihtiyaç duyduğunu ve milyonlarca kişinin başka ülkelere sığındığını aktardı. Birçok kişinin geri dönüş yaptığını belirtse de, bu durumun kısa sürede tersine dönebilir olduğunu vurguladı; yeni bir mülteci dalgası ve aşırıcılık riskinden bahsetti.
Bakan Lammy, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) adlı terör örgütünün İngiltere’de yasaklı olduğunu hatırlatarak, bu durumun İngiltere’yi ihtiyatlı olmaya zorladığını ifade etti. HTŞ’nin azınlıklara güvenceler verdiğini ve uluslararası topluma kimyasal silahlar konusunda işbirliği sözleri verdiğini belirtti. “HTŞ’yi eylemlerine göre yargılayacak, çatışmanın diğer taraflarının kontrol ettiği bölgelerdeki sivillere nasıl davrandıklarını yakından takip edeceğiz.” dedi.
Son olarak, Lammy, İngiltere’nin Suriye’deki üç önceliğini sıraladı: sivillerin korunması, müzakereler ile siyasi süreç ve son olarak bölgesel tansiyonun yükselmemesi. Bu önceliklerin gerçekleştirilmesi için uluslararası toplumun işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurguladı.