İran ve İsrail arasındaki gerginlik artmaya devam ediyor.
İki taraf arasında yaşanan çatışmanın 11. gününde, İran sabah saatlerinde İsrail’e yönelik çok sayıda balistik füze ve insansız hava aracı (İHA) ile saldırı gerçekleştirdi.
Bu saldırılara karşılık olarak, İsrail ordusu “Yükselen Aslan” adıyla yeni bir hava harekâtı başlattı.
FORDO NÜKLEER TESİSİ YENİDEN HEDEF ALINDI
Hava harekâtının başlamasının ardından özellikle Tahran ve Kum şehirleri çevresinde kuvvetli patlamalar duyuldu.
İsrail ordusu, bu operasyonun ana hedeflerinden birinin İran’ın Kum yakınlarındaki, bir dağın derinliklerine inşa edilmiş olan Fordo nükleer tesisi olduğunu duyurdu.
TESİSİN VURULDUĞU DOĞRULANDI
İran’a ait yarı resmi haber ajansı Tesnim, Fordo Nükleer Tesisi’nin bu operasyon kapsamında vurulduğunu bildirdi.
ABD’nin gerçekleştirdiği saldırının ardından Fordo çevresinde büyük bir yıkımın yaşandığı ve toprak kaymalarının meydana geldiği gözlemleniyor; ancak tesisin akıbeti hakkında net bir bilgi henüz verilmedi.
DAHA ÖNCE DE ABD SALDIRDI
22 Haziran tarihinde ABD, İran’ın Fordo, Natanz ve İsfahan nükleer tesislerine B-2 “hayalet” bombardıman uçaklarıyla saldırı düzenlemişti.
Bu saldırıda, GBU-57A/B Massive Ordnance Penetrator (MOP) bombalarının kullanıldığı ve her bir tesis için ikişer bomba bırakıldığı bilgisi paylaşıldı.
FORDO AĞIR HASAR ALDI
Saldırının ardından büyük zarar gördüğü iddia edilen Fordo Nükleer Tesisi’ne ait ilk uydu görüntüleri yayımlandı.
Görüntülerde, derin sığınak yapısına sahip kompleksin bazı bölgelerinde ağır hasar tespit edildiği görüldü.
Ayrıca, füzenin isabet ettiği noktanın yakınında ciddi toprak kaymalarının meydana geldiği de gözlemlendi.
Söz konusu görüntüler, Fodow’daki yeraltı kompleksinin hemen üzerindeki bir sırtın tepesinde en az 6 mühimmat giriş deliği ve kraterine işaret ediyor.
FORDO’NUN STRATEJİK ÖNEMİ
Fordo Nükleer Tesisi, İran’ın nükleer programının en önemli unsurlarından biri olarak değerlendiriliyor.
Tahran’ın 160 kilometre güneyinde, dağlık bir alanda yerin derinliklerine inşa edilmiş olan tesis, 2009 yılında varlığı ortaya çıktığında uluslararası arenada büyük endişelere neden olmuştu.
2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma (JCPOA) gereği İran, Fordo’yu yalnızca araştırma tesisi olarak kullanmayı taahhüt etmişti. Ancak ABD’nin 2018 yılında anlaşmadan çekilmesiyle birlikte tesis yeniden aktif hale geldi.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) 2025 yılı raporuna göre ise Fordo’da yüzde 60 oranında zenginleştirilmiş uranyum üretiliyor. Uzmanlar, bu oranın barışçıl enerji hedefleri için yeterli olmadığını, ancak nükleer silah üretimi için de hala eksik olduğunu belirtiyor.
İSRAİL, “ANA HEDEFİMİZ FORDO’YU YOK ETMEK” DİYOR
İsrail, operasyonun ana hedefi olarak Fordo’yu yok etmeyi belirledi.
Axios’a konuşan kaynaklar, İsrail’in Fordo’yu imha edememesi durumunda tüm operasyonun başarısız sayılacağını vurguladılar. İsrail’in ABD Büyükelçisi Yechiel Leiter, Fox News’e yaptığı açıklamalarda, “Tüm operasyon Fordo’nun yok edilmesiyle sona ermeli” ifadeleriyle tesisin önemini belirtti.
“ABD OLMADAN HEDEFLERİMİZE ULAŞAMAYIZ”
İsrail’in Fordo’yu etkili bir şekilde vurabilmesi için ABD’nin desteği büyük bir önem taşıyor.
ABD’nin Orta Doğu’daki üslerinde bulunan B-52 bombardıman uçakları, Fordo gibi derin yeraltı yapıları için uygun bir tehdit oluşturuyor.
El Arabiya’ya konuşan bir İsrailli yetkili, “ABD müdahil olmazsa hedeflere ulaşmamız imkânsız. Trump’ın Tel Aviv’e baskı yapması durumunda ateşkese razı olabiliriz” diyerek Washington’un rolüne dikkat çekti.
Daha önce Truth Social platformunda, Trump İran’ın uranyum zenginleştirme programını tamamen durdurması gerektiğini belirtmiş ve aksi takdirde Tahran’ın ağır sonuçlarla karşılaşacağını ifade etmişti.
