İsrail polisi, Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh Ekrime Sabri’yi İsrail İşgaline karşı dua ettiği cuma hutbesinden sonra gözaltına aldı. Şeyh Sabri’ye Mescid-i Aksa’ya 6 ay giriş yasağı verildi. Avukatı Halit Zabarka, bu kararın hukuka aykırı ve fanatik Yahudilerin talebi üzerine alındığını belirtti. Zabarka, kararın ibadet özgürlüğüne, Mescid-i Aksa’nın kutsiyetine ve Haşimi Vesayeti’ne aykırı olduğunu vurguladı.
Şeyh Ekrime Sabri, İsrail polisinin gözaltına almış olduğu Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye için dua ettiği cuma hutbesinden sonra evinde gözaltına alındı. İçişleri Bakanı Moshe Arbel, Sabri’nin Doğu Kudüs’teki ikamet izninin iptal edilerek şehirden çıkarılmasını planladıklarını açıkladı. Şeyh Sabri’yi birçok kez gözaltına alan İsrail, giriş yasağı getirmiş ve yurt dışına çıkışını engellemiştir. İsrail’in, Filistinlilere karşı baskı politikalarını arttırması endişe yaratmaktadır.
İsrail polisinin Şeyh Sabri’ye Mescid-i Aksa’ya giriş yasağı getirmesine, avukatı Zabarka sessiz kalmadı. Zabarka, bu kararın kanunlara aykırı olduğunu, fanatik Yahudilerin baskısı sonucu alındığını ifade etti. İbadet özgürlüğüne aykırı olan bu kararın, Mescid-i Aksa’nın kutsiyeti ve Haşimi Vesayeti’ne zarar verdiğini belirtti. İsrail’in, Filistinlilere karşı zorbalık politikalarının sonucu, bölgede gerilimin artmasına neden olmaktadır.
İsrail’in, Filistinlilere yönelik baskılarını artırması, uluslararası toplumun endişesini çekmektedir. Şeyh Ekrime Sabri gibi dini liderlere yapılan baskılar, bölgede daha fazla gerilime yol açabilir. Bu tür uygulamalar, barış ve istikrarı tehdit etmektedir. İsrail’in, Filistinlilere yönelik zorbalık politikalarını durdurması ve uluslararası hukuka saygı göstermesi gerekmektedir.
Sonuç olarak, İsrail polisinin Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh Ekrime Sabri’ye 6 ay giriş yasağı getirmesi, Filistinlilere yönelik artan baskı politikalarının bir sonucudur. Bu tür uygulamaların bölgede gerilimi arttırdığı ve barış sürecini olumsuz etkilediği açıktır. İsrail’in Filistinlilere karşı zorbalık politikalarını sonlandırması ve uluslararası normlara uyması gerekmektedir.