İsrail ordusu, son zamanlarda Lübnan ve Suriye’ye karşı saldırılarını arttırmıştır. Bu saldırılar gece boyunca devam etmiş ve ciddi zararlara yol açmıştır. Gazze’de yaşanan olayların benzerini yaşayan Lübnan, Hizbullah saldırılarına karşılık veren İsrail ordusu tarafından hedef alınmıştır. Hamas’ın saldırıları ve rehin aldığı İsraillilerin bahanesiyle hareket eden İsrail, şimdi de Hizbullah’ı gerekçe göstererek Lübnan’a saldırmaktadır. Hizbullah’ın lideri Hasan Nasrallah dahil birçok önemli ismin öldürüldüğü saldırılarda, İsrail ordusu hedefleri kayırmadan bombalamış ve tahliye uyarısı yapmadan bölgeleri vurmuştur.
Lübnan haber ajansı NNA’ya göre, İsrail topçu birlikleri El-Vezzani, El-Hıyam ve Marcayun ovalarını bombalamış; aynı zamanda Kevkebe-Marcayun otoyoluna hava saldırıları düzenleyerek trafiği kapatmıştır. Başkent Beyrut’ta da yoğun hava saldırıları gerçekleştiren İsrail, Dahiye bölgesine 8 hava saldırısı düzenlemiştir. Saldırıların ardından bölgede yoğun dumanlar yükselmiş ve birçok binanın yıkıldığı rapor edilmiştir.
Suriye’nin başkenti Şam da saldırıların hedefi olmuştur. SANA’nın bildirimlerine göre, İsrail’in Şam’a üçüncü kez saldırdığı belirtilmiştir. Hava savunma sistemlerinin müdahale ettiği saldırıda üç sivil hayatını kaybetmiş ve dokuz sivil yaralanmıştır. Ayrıca, Suriye Devlet Televizyonu’nda çalışan sunucu Safa Ahmed’in de bu saldırıda hayatını kaybettiği bildirilmiştir. İsrail’in herhangi bir açıklama yapmamasına rağmen, saldırının meydana geldiği bölgede İran’ın büyükelçiliği bulunmaktadır.
Rejime yakın sosyal medya hesapları, İsrail’in Şam’ın çeşitli bölgelerinde askeri noktaları hedef aldığını iddia etmiştir. Bu saldırılarda Suriye ordusu, İran destekli gruplar ve Lübnan Hizbullahı unsurlarının bulunduğu bilinmektedir. İsrail, Suriye’deki İran destekli gruplara ve askeri noktalara sürekli olarak saldırılar gerçekleştirmektedir.
Sonuç olarak, İsrail’in Lübnan ve Suriye’ye yönelik saldırıları bölgede gerilimi arttırmaktadır. Bu saldırılar, bölgedeki siyasi dengeleri değiştirme potansiyeline sahip olup uluslararası hukuka aykırı olabilir. Saldırıların sonuçları ve bölgede yaşanabilecek gelişmeler yakından takip edilmelidir.