Gazze’de kadın ve çocuk demeden gerçekleştirdiği katliamlarla bilinen İsrail, Lübnan’a da saldırmaya başladı. Lübnan’da başlattığı bombardıman sonrasında Hizbullah, karşılık vermeye devam ediyor. Hizbullah’ın en son saldırısı, Hayfa kentinin güneyindeki İHA saldırısına hedef olan Golani eğitim üssüne gerçekleştirildi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, saldırıya uğrayan bölgeyi ziyaret etti ve İsrail ordusunun Lübnan’daki saldırılarına devam edileceğini açıkladı. Netanyahu, “Lübnan’ın her yerinde, Beyrut’ta da Hizbullah’a acımasızca saldırmaya devam edeceğiz” dedi.
İsrail ordusu, Hayfa kentinin güneyindeki Golani askeri üssüne Hizbullah’ın İnsansız Hava Aracı (İHA) saldırısında 4 askerin hayatını kaybettiğini ve 58 askerin yaralandığını duyurdu. Hizbullah, Filistin halkının Gazze’deki direnişiyle dayanışmak amacıyla, Beyrut’taki saldırılara karşılık vermek için İsrail ordusuna bağlı Golani Tugayı’nın eğitim üssüne İHA saldırısı düzenledi.
İsrail ordusu, 8 Ekim 2023 tarihinden bu yana Hizbullah ile kontrollü çatışmalara devam ederek Lübnan’a yüzlerce hava saldırısı düzenledi. Bu saldırılarda, Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2 binden fazla kişi hayatını kaybetti ve binlerce kişi yaralandı. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail ordusunun düzenlediği hava saldırılarında öldürüldü. Hizbullah ise, İsrail’e roket ve füzelerle karşılık veriyor ancak İsrail tarafından büyük bir hasar bildirilmedi. Lübnan’daki bombardıman nedeniyle yüz binlerce kişinin yerinden edildiği tahmin ediliyor ve Lübnan hükümeti, yerinden edilen kişilerden 430 binden fazlasının Suriye’ye göç ettiğini açıkladı. Bu süreçte Lübnan’ın güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye doğru göç dalgası devam ediyor.
Bu çatışmaların devam etmesi halinde, bölgede daha fazla can ve mal kaybının yaşanması kaçınılmaz olabilir. Tarafların diplomatik çözüm yollarına yönelmeleri ve şiddeti sonlandırmak için adımlar atmaları, bölgede barış ve istikrarın sağlanması açısından hayati önem taşımaktadır. Her iki tarafın da masum sivillerin zarar görmemesi için gerekli önlemleri alması ve uluslararası toplumun arabuluculuk yapması gerekmektedir. Bu çatışmanın sona erdirilmesi ve insan haklarının korunması için uluslararası toplumun daha fazla çaba göstermesi gerekmektedir.
