İstanbul’da bebekleri kendileriyle anlaşmalı hastanelere sevk eden bir yenidoğan çetesi, bu süreçte haksız kazanç elde ederek bebeklerin ölümüne neden oldu. Bu çetenin yöneticisi ve üyeleri arasında, toplamda 47 sanık bulunuyor. Ancak, çetenin lideri İlker Gönen’in tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar etmesi sonucunda sanık sayısı 46’ya düştü. Bu gelişme, davanın ilk duruşmasından bu yana önemli bir dönüm noktası oluşturdu ve davanın seyrini de etkiledi.
Davanın 3. duruşması, 4. gününde Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. Bu duruşmada, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile tarafların avukatları da hazır bulundu. Özellikle, sanık Tuğçe Toptemel’in avukatı, müvekkilini tehdit eden bir olay ile ilgili savunmasını gerçekleştirdi.
Duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’in makamında tehdit edildiği olayla ilgili olarak söz alan Tuğçe Toptemel’in avukatı, savcının isminin geçtiği bu olayda müvekkilinin adının öne çıkmasının, onun tahliye olma hakkını etkilediğini savundu. Avukat, müvekkilinin aslında hukuki açıdan tahliyesinin mümkün olduğunu, ancak yaşanan olaylar yüzünden bunun engellendiğini ifade etti. Ayrıca, tehdit videolarının paylaşılmasıyla birlikte müvekkilinin üzerindeki baskı ve suçlamaların arttığını vurguladı.
Toptemel’in avukatı, savcının tehdit edilmesi olayında müvekkilinin koçbaşı olarak kullanıldığını belirtti ve bu durumun adaletin yerine getirilmesi açısından ne denli adaletsiz olduğunu dile getirdi. Duruşma sırasında izlenen tehdit videosunun detayları dikkat çekti; videoda tehdit eden kişinin başka sanıklardan da bahsetmesi, olayların daha karmaşık bir hale geldiğini gösterdi. Bu tehdit sürecinin, müvekkilinin hukuki statüsü üzerinde olumsuz etkiler yaratmasına neden olduğunu ifade etti.
Duruşmanın ardından, sanık Tuğçe Toptemel’in avukatının savunması sonrasında mahkeme ara karar vermek üzere 2 saatlik bir ara verdi. Ardından, 3. duruşmanın 4. gününde gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda mahkeme, 4 tutuklu sanığın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Bu durum, sürecin önemli bir aşamasını oluştururken, olayla ilgili dava 21 Nisan’a kadar ertelendi.
Yenidoğan çetesi davası, bebeklerin sağlıkları ve yaşamları üzerine olan sorumsuzca yapılan eylemlerin yanı sıra, adalet sisteminin işleyişi noktasında da titizlikle incelenmesi gereken durumlardan birini oluşturuyor. Dava sürecinin devam etmesi ve sanıkların yargılanması, toplumda büyük bir merak uyandırıyor. Dava ayrıca, bebek ölümleri gibi kritik bir konunun ciddiyetini ve bu tarz illegal oluşumların toplum üzerindeki etkilerini de gözler önüne seriyor.