ABD ve Güney Kore arasındaki ortak askeri faaliyetler, Kuzey Kore yönetimini rahatsız etmeye devam ediyor. Özellikle, 20 Şubat 2025 tarihinde Kore Yarımadası’nda gerçekleştirilen ortak hava tatbikatı, Kim Jong Un liderliğindeki Kuzey Kore’nin sert eleştirilerine hedef oldu. Bu tür faaliyetler, Pyeongyang yönetimi tarafından sıkça eleştirilmekte ve karşı tepkilerle yanıtlanmaktadır.
Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı, ABD ve Güney Kore arasında giderek artan askeri faaliyetlere dair bir açıklama yaptı. Bakanlık, ABD Başkanı Donald Trump’ın görev süresinin başlamasından bu yana, ABD ve müttefiklerinin askeri provokasyonlarının ciddi bir şekilde arttığına dikkat çekti. Bu bağlamda, Kuzey Kore’nin askeri eylemlerini sürdürme kararlılığını vurguladı.
Açıklamanın devamında, “ABD ve diğer düşmanların tehditlerine stratejik araçlarımızla karşılık verecek ve Kore Yarımadası’ndaki istikrarsız güvenlik ortamını kontrol altına almaya yönelik sorumlu askeri faaliyetlerimizi sürdüreceğiz.” ifadesi dikkat çekti. Kuzey Kore’nin bu tutumu, askeri provokasyonlar karşısında alacağı önlemleri net bir şekilde ortaya koyuyor.
Kuzey Kore, ABD’nin Kore Yarımadası’na nükleer denizaltı ve çeşitli taktik/stratejik keşif uçakları göndererek provokatif askeri hamleler yaptığını iddia etti. Bakanlık açıklamasında, bu tür hamlelerin mevcut ABD yönetiminin dünyanın herhangi bir ülkesine karşı ani bir nükleer saldırı düzenleme arzusunu açıkça ortaya koyduğunu belirtti. “Bunun temel amacı, ezici güç avantajı elde etmektir,” denildi.
Kuzey Kore yine açıklamasında, ABD’nin nükleer silahlanma konusundaki “çifte standartlı” ve “gangstervari” mantığının Kuzey Kore’ye karşı asla işe yaramayacağını vurguladı. Bu bağlamda, “Ülkemizin nükleer gücü, ulusal egemenliğimizi ve bölgenin güvenliğini korumaya yönelik meşru bir savunma aracıdır. Nükleer kapasitemizin hızlı bir şekilde güçlendirilmesi, ABD ve müttefiklerinin artan askeri tehditleriyle başa çıkmanın bir gerekliliğidir,” ifadesi dikkat çekti.
Açıklamada ayrıca, ABD’nin nükleer saldırı araçlarının kullanımına dayanan askeri hamlelerinin hız kazandığı iddia edildi. “Bu durum, Kuzey Kore’nin nükleer savaş kapasitesini artırmasının neden adil ve kaçınılmaz bir seçenek olduğunu kanıtlıyor,” denildi. Bakanlık, Kuzey Kore’nin ABD’nin tehdit ve meydan okumalarına karşı çözümünün değişmez ve açık olduğunu da belirtti.
Sonuç olarak, Kuzey Kore, ABD ve diğer düşmanların tehditlerine yanıt vermek konusunda kararlı bir tutum sergileyeceğini ve Kore Yarımadası’ndaki güvenlik sorunlarına dair sorumlu askeri faaliyetlerini sürdüreceğini duyurdu. Bu durum, bölgedeki gerginliğin artmasına ve uluslararası ilişkilerde yeni çekişmelere neden olabilecek bir gelişme olarak yorumlanmaktadır.