Parkinson hastalığı, yapısı gereği ilerleyici bir nörolojik rahatsızlık olup titreme ve hareket kısıtlılığına neden olarak hastaların günlük yaşamını zorlaştırmaktadır. Polikliniklerde tedavi edilmeyen hastalar için, bu sorunların ameliyatlarla büyük oranda çözülebileceği öğrenilmektedir.
Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh, hareket bozuklukları için gerçekleştirdiği 2 bininci beyin ameliyatını başarıyla tamamladığını açıkladı. Özellikle Parkinson hastalığı gibi titreme ve kasılmalarla karakterize nörolojik rahatsızlıklar üzerinde yapılan beyin pili ameliyatının, hastaların yaşam kalitesini artırdığı belirtilmektedir.
Doç. Dr. Zırh, beyin cerrahisinin fonksiyonel bir alt dalında Parkinson hastalığı, esansiyel tremor ve diğer bazı nörolojik rahatsızlıklara yönelik olarak yapılan cerrahi girişimlerin tıbbi tedavi yetersizlikleri durumunda önemli bir yer tuttuğunu ifade etti. Halk arasında beyin pili ameliyatı olarak bilinen bu işlem, beynin içine yerleştirilen ince elektrotlarla pil cihazına bağlanan bir sistemden oluşmayı amaçlar. Bu cerrahi işlem sırasında, pil cihazı köprücü kemiğinin altında cilt altına yerleştirilmektedir.
Doç. Dr. Zırh, “Dışarıdan bilgisayar aracılığıyla programladığımızda, beyne gönderebildiğimiz elektrik akımının frekansını, dalga boyunu, şiddetini ve yönünü değiştirebiliyoruz,” diyerek bu yöntemlerin ne kadar esnek bir tedavi aracı sunduğunu vurguladı.
Bugün, tek bir cerrahın gerçekleştirdiği 2 bininci hareket bozukluklarına yönelik beyin ameliyatını tamamladığını söyleyen Doç. Dr. Zırh, “Toplamda 1480’i geçen beyin pili ameliyatları ile birlikte 2 bininci vakaya ulaşmış bulunuyoruz,” dedi. Bugünkü hastası ise 51 yaşında ve 6 yıllık Parkinson hastalığı öyküsü olan bir bireydi; titreme belirtileri ön planda duruyordu. Parkinson hastalığının tipik belirtilerinden biri olan titreme, özellikle hastalar istirahat halindeyken daha belirgin hale gelmektedir.
Doç. Dr. Zırh, Parkinson hastalığının 60-65 yaş üzerindeki her 200-300 kişiden birinde görüldüğünü belirtti. 50 yaş altındaki vakaların ise yüzde 5 ila 10 arasında değiştiğini ve bu grubun “genç yaşta görülen Parkinson hastaları” olarak adlandırıldığını ifade etti. Bugünkü hastası, bu nedenle genç yaşta bu hastalıkla karşılaşmıştı. Eğer hastanın ailesinde başka Parkinson öyküsü varsa, genetik faktörlerin de bu hastalıkta etkili olabileceği düşünülmektedir.
Hastanın 6 yıllık süreçte çeşitli tıbbi tedavi yöntemleri denediğini ve sonuç alınamadığını belirten Doç. Dr. Zırh, “Titremelerin önüne geçmek için beyin pili ameliyatı yaptık. 2,5 saatlik bu ameliyat ile beraber, hastanın rahatsızlıkları önemli ölçüde azaldı, ancak pil henüz kapalı durumda,” dedi. Ameliyat sonrası, pil programlama sürecinin 2-3 hafta sürdüğünü ve bu zarf içinde hastaların gözlem altında tutulduğunu ifade etti.
Son olarak, hastaların ameliyat sonrası 2-3 haftalık bir programlama sürecinden geçtikten sonra sağlıklarının durumunu kontrol etmek üzere düzenli aralıklarla ziyaret edilmesinin düşünüldüğünü açıkladı. Yerel hastalar ayda 3-4 defa, uluslararası hastalar ise yılda 2 kere takip edilmektedir. Bu süreç, Parkinson hastalarının günlük yaşantılarına geri dönmelerinde önemli bir adım oluşturmaktadır.
