ABD’de başkanlık seçimlerine sayılı günler kaldı ve bu süreçte Cumhuriyetçi aday Donald Trump ile Demokrat aday Kamala Harris, 5 Kasım 2024 tarihinde sandıkta karşı karşıya gelecek. Seçimlerin 60.’sı için geri sayım sürerken, güncel anketler her iki aday arasında devam eden kıyasıya rekabeti gözler önüne seriyor.
Son yapılan anketler, Trump ile Harris arasındaki yarışın bıçak sırtı olduğunu ortaya koyuyor. ABD’deki 538 delege arasında en az 270’ini kazanması gereken aday, yeni başkan olarak seçilecek. Bu seçimde gözlerin çevrili olduğu 7 “salıncak” eyaletindeki yakın farklar, seçim sonuçlarının kaderinin çok küçük farklılıklara bağlı olabileceğini gösteriyor.
Bu durumda, ABD kamuoyunda seçim sonrası ortaya çıkabilecek senaryolar da gündemin en önemli konularından biri haline gelmiş durumda. Seçim sonuçlarının ardından yaşanabilecek olumsuz durumlar ve beklenen sokak olayları, pek çok kişi tarafından merakla bekleniyor.
Beyaz Saray çevresinde alınan güvenlik önlemleri, bu belirsizlik atmosferinin bir yansıması. Donald Trump’ın sonuçları kabul etmeyeceğine dair beklentiler ve bunun sonucunda çıkabilecek sokak olayları nedeniyle bölgede iş yerlerinin vitrinleri bariyerlerle koruma altına alınıyor. Alınan bu önlemler, yalnızca birer önleyici tedbir olmaktan öteye geçerek, önümüzdeki günlerde yaşanabilecek olayların bir simgesi haline gelmiş durumda.
Associated Press (AP) ve NORC Halkla İlişkiler Merkezi tarafından yapılan bir araştırmada seçmenler, 5 Kasım sonrası olası şiddet olaylarına yönelik endişelerini dile getirdi. Ankete katılan her 10 kişiden yaklaşık 4’ü, seçim sonrası şiddet olayları ve sonuçları tersine çevirme girişimlerinden “son derece” endişeli olduklarını belirtmiş. Ayrıca, katılımcıların yaklaşık üçte biri, seçim sonrası şiddet olaylarının yaşanmayacağını düşünüyor. Ancak, her üç seçmenden birinin yerel ya da eyalet seçim yetkililerinin sonuçların kesinleşmesini engelleme çabalarından “çok” endişeli olduğu gözlemleniyor.
Trump’ın sonuçları kabul etmeyeceği yönündeki öngörüler, katılımcıların sadece yaklaşık üçte birinin bu durumu kabul edeceği görüşünde olduğu için dikkat çekiyor. Cumhuriyetçilerin yaklaşık üçte ikisi, Trump’ın sonuçları kabulleneceği fikrini taşırken, Demokratların yalnızca 10’da 1’inin bu düşünceye katıldığı belirtiliyor. Bu durum, ülkedeki siyasi bölünmüşlüğün bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Son olarak, 5 Kasım’da yapılacak başkanlık seçimlerini kazanan aday, 20 Ocak 2025 tarihinde düzenlenecek yemin töreniyle başkanlık görevine başlayacak. Bu süreç, hem ABD iç politikası hem de uluslararası ilişkiler açısından önemli bir dönüm noktası olacak gibi görünüyor.
