Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile beraber Türkiye’de Siber Güvenlik Başkanlığı, yeni bir yapılanma olarak kurulmuştur. Bu önemli adım, siber güvenliğin sağlanması amacıyla daha etkili bir politika geliştirme ve stratejiler belirleme ihtiyacının artması sonucunda meydana gelmiştir. Başkanlık, merkezi konumunu Ankara olarak belirlemiş ve bununla beraber siber güvenliği koruma görevini üstlenecek olan çeşitli eylem planları hazırlama, mevzuat çalışmaları yürütme ve ilgili faaliyetlerin koordinasyonunu sağlama görevlerini üstlenmiştir.
Siber Güvenlik Başkanlığı’nın belirlenen başlıca görev ve yetkileri arasında, siber güvenliğin sağlanması adına geniş bir yelpazeye yayılmış faaliyetler yer almaktadır. İlk olarak, siber güvenliğe yönelik politika, strateji ve hedefleri belirlemek ve bunlarla ilgili eylem planlarının hazırlanması hedeflenmektedir. Mevzuat çalışmaları da bu süreçle beraber yürütülecek ve bölümdeki etkin uygulamalar takip edilecektir. Ayrıca, siber güvenlik alanında bilinçlendirme çalışmaları, eğitimlerin düzenlenmesi ve farkındalığı artırmaya yönelik çeşitli projelerin hayata geçirilmesi de bu çerçevede ele alınmaktadır.
Başkanlık, sadece kamu alanında değil, özel sektör ve üniversitelerle iş birliğini artırmaya yönelik stratejiler geliştirmeyi de hedeflemektedir. Bu bağlamda, yerli ve milli ürünlerin geliştirilmesine yönelik projeler ve yerli girişimcilerin dünya pazarında rekabetçi hale gelmeleri için gereken çalışmalar yapılarak, siber güvenlik ekosistemine katkıda bulunulması amaçlanmaktadır. Bunun yanı sıra, siber güvenlik alanında Ar-Ge ve teknoloji transferi de başkanlığın üstleneceği görevler arasındadır.
Ayrıca, Siber Güvenlik Başkanlığı, acil durum ve kriz yönetim planlarının oluşturulmasında da aktif bir rol oynamayı planlamaktadır. Bu çerçevede, ortak operasyon merkezlerinin kurulması ve siber güvenlik zafiyetlerinin tespit edilmesi amacıyla çeşitli çalışmalar yürütülecektir. Başkanlık, yurtiçindeki ve yurtdışındaki tatbikat, etkinlik ve fuarlara katılımın özendirilmesi yönünde de eylemler gerçekleştirecektir. Böylece, siber güvenlik alanında mevcut kapasitenin geliştirilmesi ve öncelikli siber güvenlik alanlarının belirlenmesi sağlanacak, mükerrer yatırımların önlenmesi için gerekli adımlar atılacaktır.
Son olarak, Siber Güvenlik Başkanlığı, kamu kurum ve kuruluşlarınca verilecek teşviklere ilişkin görüş bildirme yetkisine de sahip olacak ve mevzuatla verilen diğer görevleri yerine getirecektir. Bu yapısal değişiklik, Türkiye’nin siber güvenlik alanında var olan eksikliklerini gidermeye yönelik ciddi bir adım olarak öne çıkmaktadır. Sonuç olarak, Siber Güvenlik Başkanlığı’nın kurulması, siber güvenlik alanında daha sağlam bir yapının oluşmasına katkı sağlayarak, ülkedeki dijital varlıkların korunmasına yönelik önemli bir adım olacaktır.
