Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, temmuz ayında yıllık dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı dönemine göre 38,7 milyar dolar gerilediğini vurgulayarak, bu olumlu gelişmeye dikkat çekti. Şimşek, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan dış ticaret endeksleri ile ilgili yaptığı değerlendirmede, azalan cari açığın ve dış finansman ihtiyacının dezenflasyon sürecine önemli katkı sağladığını belirtti. Yüksek cari açığın azaltılmasının ekonomik dengeyi artırdığını ve temmuz ayında yıllık dış ticaret açığının 20 milyar doların altında olduğunu ifade etti. Bu durumun dezenflasyon sürecine önemli katkı sağladığını ve fiyat istikrarının sağlanmasıyla gelir dağılımında adalet ve refah artışı hedeflendiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da açıklanan dış ticaret rakamlarını olumlu yönde değerlendirdi. Yılmaz, Türkiye’nin uyguladığı politikaların beklentileri olumlu yönde etkileyerek, ihracatın artmaya devam ettiğini söyledi. TÜİK verilerine göre, ihracat Temmuz ayında geçen yıla göre yüzde 13,8 artarak 22,5 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, tüm zamanların en yüksek Temmuz ayı ihracat değeri olarak kaydedildi. İthalat ise yıllık bazda yüzde 7,8 azalışla 29,8 milyar dolara geriledi. İhracatın yıllıklandırılmış değeri 261,5 milyar dolara yükselirken, dış ticaret açığı ise 82,4 milyar dolar seviyesine indi.
Döviz erişiminin arttığı ve dış finansman maliyetinin düştüğü bir ortamda, cari açık ve diğer ekonomik risklerin azaldığı belirtildi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ekonomik istikrarın ve güven ortamının sürdürülebilir büyüme için önemli olduğunu vurgulayarak, ihracat odaklı politikalarla ekonominin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Şimşek, adımların kararlılıkla atılacağını ve istihdam dostu politikalarla ekonominin güçlenmesinin hedeflendiğini ifade etti.
Sonuç olarak, Türkiye’nin dış ticaret açığındaki gerileme ve ihracattaki artış, ekonominin olumlu yönde ilerlediğini göstermektedir. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yaptıkları açıklamalar, ekonominin geleceği ve büyüme potansiyeli hakkında önemli ipuçları vermektedir. Ekonominin sürdürülebilir büyüme ve istikrar için atılan adımlar, Türkiye’nin ekonomik geleceği için umut verici olmaktadır.