Suriye’de 27 Kasım 2024 tarihinde çatışmaların zirveye ulaşması sonucunda, 8 Aralık 2024’te 61 yıllık Baas rejimi devrildi. Bu gelişme, ülkede uzun süredir devam eden siyasi ve sosyal istikrarsızlık ortamının sona ermesine yönelik önemli bir adım oldu.
Devrik lider Beşar Esad’ın yönetimi altında yaşanan zulüm nedeniyle Suriye’yi terk eden birçok Suriyeli, artık geri dönüş yollarını aramaya başladı. Özellikle savaşın sona ermesiyle birlikte Suriyelilerin ülkelerine dönme isteği artış gösterdi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin Suriye Temsilcisi Gonzalo Vargas Llosa, bu konuda önemli açıklamalarda bulundu. Llosa, Suriyeli mültecilerin geri dönüş süreciyle ilgili yaptıkları son anket sonuçlarını paylaştı. Bu veriler, Esad rejiminin devrilmesinden itibaren 270 bin Suriyeli mültecinin ülkelerine döndüğünü ortaya koydu. Ayrıca, daha fazla mültecinin gelecek yıllarda geri dönmeyi planladığı da ifade edildi.
Llosa’nın verdiği bilgiler üzerine, Suriyeli mültecilerin yaklaşık dörtte birinin önümüzdeki 12 ay içinde Suriye’ye geri dönmeyi düşündüğünü belirtti. Ancak bu süreçte mültecilerin karşılaştığı birçok engel bulunmaktadır. En büyük sorunlar arasında mevcut konut ve mülkiyet hakları, güvenlik endişeleri, temel hizmetlere erişim sorunları ve ekonomik zorluklar yer almaktadır. Bu durum, geri dönüş kararlarının alınmasında belirleyici rol oynamaktadır.
Gonzalo Vargas Llosa, Suriyeli mültecilerin yüzde 60’tan fazlasının henüz kesin bir geri dönüş kararı vermeden önce Suriye’yi ziyaret etmek istediklerini vurgulamıştır. Bu ziyaretler, mültecilerin ülkeye dönmeden önce durumlarını değerlendirmelerine olanak tanıyacak önemli bir adım olacaktır. Mültecilerin çoğu, Suriye’deki yaşam şartlarını, güvenlik durumunu ve ekonomik fırsatları görmek istemektedir. Bu sayede, daha bilinçli bir şekilde geri dönüş kararlarını alacaklardır.
Sonuç olarak, Suriye’deki çatışmaların sona ermesiyle birlikte, mültecilerin geri dönüşü hızlanmaya başlamıştır. Ancak, askeri ve sosyal durumların düzelmesi için uluslararası toplumun desteğine ve Suriye’deki yapılandırma sürecine ihtiyaç duyulmaktadır. Mültecilerin sağlıklı bir şekilde dönüş yapabilmesi, hem iç politikadaki istikrar hem de uluslararası ilişkiler açısından büyük önem taşımaktadır.
