Suriye, tarihindeki önemli bir dönüm noktasına ulaştı. 54 yıllık Esed hükümeti ve 61 yıllık Baas rejimi, 8 Aralık 2024 tarihinde resmen sona erdi. Bu değişim, Suriye’deki iç savaşın ve devrimin yeni dinamiklerini beraberinde getirdi. Devrimin önde gelen isimlerinden biri olan Hay’at Tahrir al-Sham (HTŞ) lideri Ebu Muhammed Colani, Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruma ve devrim sonrası istikrarını sağlama amacıyla yoğun çaba sarf ettiklerini ifade etti.
Basın mensuplarına açıklamalar yapan Ahmed el-Şaraa, Savunma Bakanlığı’nın Suriye’deki tüm silahlı grupları feshedeceğine ve bölgenin hızla sivilleşeceğine dair önemli bir mesaj verdi. Bu durum, devrim sonrası Suriye’nin güvenli ve istikrarlı bir yapıya kavuşmasını hedefliyor. El-Şaraa’nın sözleri, Suriye’nin geleceği hakkında umut vadedici bir tablo çizmektedir.
Suriye’de devam eden çatışmaların yanı sıra, Suriye’nin kuzeydoğusundaki terör örgütü PKK/YPG ile olan durum da dikkat çekici bir konudur. Colani, bu bağlamda yaptığı açıklamada, “PKK ile Kürt halkımızı bir tutamayız. Terör örgütü ile Kürt vatandaşlarımız arasında büyük farklar var” dedi. Bu yaklaşım, Suriye’nin geleceğinde Kürtlerin oynayacağı savunmacı bir rolle ilgili önemli bir vurgu olarak değerlendirildi.
Colani’nin belirttiği üzere, “Kürt halkı Suriye’nin bir parçasıdır. İnşallah geleceğin Suriye’sinde Kürtler temel bir rol oynayacaklar.” Bu sözler, sadece Kürtlerin Suriye’deki yerini değil, aynı zamanda yaşanan çatışmalar sonrasında barış ve uzlaşmanın sağlanabilmesi adına atılan adımları da işaret ediyor. Bu bağlamda, birliği ve dayanışmayı ön plana çıkaran bir anlayışın benimsenmesi gerekliliği vurgulanıyor.
Irak Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanı Mesud Barzani, Colani’nin ifadelerini destekleyerek, Kürt halkının Suriye’nin geleceğinde önemli bir yer tutacağına dair inancını dile getirdi. Barzani, Colani’nin Kürt halkını, Suriye’nin geleceğiyle bağlantılı bir parça olarak görmekteki memnuniyetini ifade etti. Bu durum, Suriye’deki siyasi dinamikler açısından önemli bir dayanışmanın ve desteklemenin habercisi olarak değerlendirilebilir.
Barzani’nin ofisinden yapılan açıklamada, “Ahmed Şera’nın, Suriye’de Kürt halkına dair verdiği demeci gördüm. Kürt halkını, Suriye’nin geleceğiyle ilişkilendirmesi hem bu halk hem de Suriye’nin geleceği için çok önemli bir perspektif sunmaktadır,” denildi. Barzani, geçmişte Kürt halkına uygulanan yanlış ve haksız muamelelerin düzeltilmesi için bir başlangıç olmasını umduklarını belirtti. Kenetlenmenin, güçlü bir Suriye’nin inşasına katkı sağlayacağını aktardı.
Sonuç olarak, Suriye’de yeni bir dönemin başlangıcı olarak görülen bu süreçte, tüm bileşenlerin güçlü, özgür ve demokratik bir gelecek inşa etmek adına bir araya gelmesi gerektiği ortaya çıkıyor. Bu bağlamda, farklı gruplar arasında kurulan diyalog ve işbirliği, uzun vadede Suriye’nin istikrarı ve huzuru için bir fırsat yaratacaktır. Tüm tarafların, bu tarihi anı değerlendirmesi ve ortak hedefler doğrultusunda hareket etmesi önem arz etmektedir.
