Amerika Birleşik Devletleri’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’a karşı açılan tarihsel nitelikteki “sus payı” davasında yeni gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Davayı yürüten Yargıç Juan Merchan, yaptığı açıklamada duruşmanın ertelendiğini bildirdi; ancak yeni bir duruşma tarihi belirlemedi. Bugün yayımlanan tek sayfalık kararında, Trump’ın avukatlarından davanın düşmesi için etkili savunmalarını “2 Aralık 2024 tarihi itibarıyla mesai bitimine kadar” mahkemeye sunmalarını istedi.
Avukatlar tarafından yapılan açıklamada, Trump’ın hukuki yükümlülüklerden muaf tutulması gerektiği savunuldu. Ayrıca, yürütme erkinin düzgün bir şekilde el değiştirmesi için bu adımın atılmasının kaçınılmaz olduğu ifade edildi. Trump’ın avukatları Todd Blanche ve Emil Bove, “Görevdeki bir başkanın cezai takibatlardan muaf olduğu gibi, seçilmiş başkan olarak Donald Trump da bu muafiyetten yararlanmalıdır” vurgusunda bulundu.
Diğer yandan, Savcılık da Yargıç Merchan’a, davanın tamamen düşürülmesi yerine, “başkanlık dönemi sona erene kadar davadaki cezai işlemlerin ertelenmesi” gibi alternatif yaklaşımların değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Bu öneri, mahkemede yapılan tartışmalarda dikkate alınması gereken önemli bir noktayı oluşturdu.
Trump, 2016 yılındaki başkanlık seçimleri sırasında, yetişkin film yıldızı Stormy Daniels’a sus payı verme ve bu ödemeyi gizlemek amacıyla resmi kayıtlarda tahrifat yapmakla suçlanıyor. 31 Mayıs tarihinde 12 kişilik jüri, Trump’ı 34 ayrı suçlamanın tamamından suçlu buldu. Böylece Trump, cezai hüküm giymiş olan ilk eski ABD başkanı unvanını elde etmiş oldu. Cezası açıklandığında, Trump, bu durumu temyiz etme niyetini kamuoyuna duyurdu.
Bu dava, ABD yüksek siyaseti ve yargı sistemi açısından oldukça önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Trump’ın başkanlığı süresince bu tür yasal zorluklarla karşılaşması, demokratik süreçlerin işleyişine dair birçok tartışmayı da beraberinde getiriyor. Kamuoyunun ilgisi ve mahkeme süreçlerinin gelişimi, hem Trump hem de ABD’nin geleceği açısından kritik bir öneme sahip. Dava süreci seyrinin devamı, önümüzdeki dönemde ABD politikası üzerinde derin etkiler yaratabilir.
Sonuç olarak, Trump’ın durumu, sadece kişisel bir dava olmanın ötesinde, içinde bulunduğumuz siyasi dönemin dinamiklerini etkileyebilecek bir olay olarak dikkat çekmektedir. Mahkeme tarafından alınacak kararlar, hem iç siyasette hem de uluslararası alanda yankı bulacaktır.
Yavuz Yıldırım
Haber Müdürü