Türkiye, sağlık turizmi alanında önemli başarılar elde etmeye devam ediyor. Bu kapsamda, Medikal Estetik Tıp Derneği (MESTDER) tarafından bu yıl 7’ncisi düzenlenen “Uluslararası Medikal Estetik Kongresi”, Antalya’da bir otelde gerçekleştirildi. Kongre, medikal estetiğin dinamiklerinin yanı sıra, sektördeki yenilikler ve merdiven altı uygulamalara karşı alınan tedbirler konularını kapsamlı bir biçimde ele aldı.
Kongrede, mezoterapi, doğru beslenme, dolgu, saç ekimi gibi medikal estetik uygulamaları detaylı şekilde değerlendirildi ve alanında uzman kişilerce bildiriler sunuldu. MESTDER Başkanı Dr. Yasemin Savaş, basın toplantısında Türkiye’nin, medikal estetik alanındaki ilerici teknolojilerin kullanımı, nitelikli sağlık personeli ve modern sağlık kuruluşları ile son yıllarda dikkat çeken bir merkez haline geldiğini vurguladı.
Dr. Savaş ayrıca, medikal estetik uygulamalarının sağlık turizmi içindeki önemine de değindi. Türkiye’nin bu alanda global bir oyuncu olarak öne çıktığını belirtti. Medikal estetik sektörünün büyük bir potansiyele sahip olduğunu kaydeden Savaş, “Sağlık Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığının mevcut yönetmelik ve teşvikleri sayesinde Türkiye’deki sağlık kuruluşlarının sayısı hızla artmaktadır. 2024 yılı sonunda 2 milyon uluslararası sağlık turisti ve 3 milyar dolar gelir hedefliyoruz. Türkiye, sağlık hizmetleri ihracatında dünyada ilk 10’da, medikal turizmde ise ilk 5’te yer almayı başarmıştır. Bu başarıyı korumak, sektördeki farkındalığın artması ve doğru uygulamaların yaygınlaşması ile mümkün olacaktır.” şeklinde konuştu.
Dr. Savaş, medikal estetik alanında özellikle mezoterapi, PRP, dolgu ve botoks gibi uygulamaların yanı sıra, saç ekimi, ses dalgalarıyla uygulamalar, lazer teknolojisi, radyofrekans ve ultrason dalgalarıyla gerçekleştirilen işlemlerin de oldukça ilgi gördüğünü ifade etti. Bu uygulamaların popülarite kazanması, medikal estetik alanına olan ilgiyi artırmakta ve sektördeki büyümeyi teşvik etmektedir.
Kongrede merdiven altı uygulamalara da dikkat çekildi. Dr. Savaş, ruhsatsız ürünlerle ve tıp doktoru olmayan kişilerce gerçekleştirilen bu tür uygulamaların sağlık açısından risk taşıdığını belirtti. “Merdiven altı uygulamalar” olarak tanımlanan bu yöntemlerin, hem sağlık kuruluşlarının güvenilirliğine hem de bireylerin sağlığına zarar verebileceğinin altını çizdi. Bu nedenle, vatandaşların bu tür yerlerden kaçınmalarını önerdi.
MESTDER Başkan Yardımcısı Dr. Alp Mamak da son yıllarda medikal estetik uygulamalarına olan ilginin giderek arttığını ve bu konuda daha fazla bilgi paylaşımının gerekli olduğunu ifade etti. Derneğin genel sekreteri Dr. Bora Özcan, son dönemde popüler hale gelen dudak dolgusu uygulamaları ile ilgili bilgiler vererek, bu konuda halkın daha bilinçli bir yaklaşım sergilemesi gerektiğinin altını çizdi.
Sonuç olarak, Türkiye’nin sağlık turizmindeki yükselişi, medikal estetik alanındaki yenilikler ve uygulamalarla birleştiğinde, ülkenin global pazardaki konumunu güçlendiriyor. Sektördeki farkındalığın artırılması ve güvenilir uygulamaların yaygınlaştırılması, Türkiye’nin bu alandaki başarı hikayesinin sürdürülebilirliğini sağlaması açısından hayati öneme sahip.
