Alzheimer hastalığı, çağın vebası olarak kabul edilen ve henüz tedavisi bulunmayan bir rahatsızlıktır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünya genelinde yaşlı nüfus oranı artarken 55 milyondan fazla kişi Alzheimer hastalığıyla mücadele etmektedir. Her yıl yaklaşık 10 milyon kişide Alzheimer görülmesi nedeniyle 2050 yılında hasta sayısının 139 milyonu bulması öngörülmektedir. Hastalık, beyindeki hücrelerin zamanla ölmesine bağlı olarak hafıza kaybı, bunama ve bilişsel fonksiyonlarda azalma ile ortaya çıkan nöropsikiyatrik semptomlarla kendini göstermektedir.
Alzheimer hastalığının daha çok 65 yaşından sonra görüldüğü bilinmektedir. Hastalık, dünya genelinde her yıl 10 milyon yeni vaka eklenmektedir ve bu vakaların yüzde 60’ı düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşamaktadır. Hastalığın küresel maliyeti şu anda 1,3 trilyon ABD dolarının üzerindeyken, 2030 yılına kadar bu rakamın 2,8 trilyon dolara yükselebileceği tahmin edilmektedir. Türkiye’de ise yaklaşık 700 bin Alzheimer hastası bulunmaktadır.
Alzheimer hastalığının tanımlanması ise 1906 yılında Alman psikiyatrist ve patolog Alois Alzheimer tarafından gerçekleşmiştir. Hastalık, nörodejenerasyon olarak adlandırılan bir süreç sonucunda ortaya çıkmakta olup şu an için kesin bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Hastalığın teşhis edilme oranı dünya genelinde oldukça düşüktür ve bazı ülkelerde bu oran yüzde 90’a kadar çıkabilmektedir. Alzheimer riskini artıran faktörler arasında hipertansiyon, diyabet, obezite, sigara ve alkol tüketimi ile depresyon bulunmaktadır.
Alzheimer hastalığının tedavisi için ise halen mevcut bir yöntem bulunmamaktadır. Ancak klinik deneylerin çeşitli aşamalarında birçok yeni tedavi araştırılmaktadır. Bunun yanı sıra bireylerin yaşam tarzlarını düzenleyerek Alzheimer riskini azaltabilecekleri belirtilmektedir. Düzenli egzersiz yapmak, sigara ve alkol kullanımından kaçınmak, kiloyu kontrol altında tutmak, sağlıklı beslenmek ve tansiyon-kolesterol-kan şekeri gibi değerleri korumak, Alzheimer riskini azaltmada etkili olabilmektedir.
Sonuç olarak, Alzheimer hastalığı dünya genelinde ciddi bir sağlık sorunu oluşturmaktadır. Hafıza kaybı, bilişsel fonksiyonlarda azalma ve genel yaşam kalitesinde düşüşe neden olan bu hastalık, küresel anlamda önemli bir mali yük oluşturmaktadır. Hastalığa karşı farkındalığın artırılması ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi için sürekli olarak çalışmalar yürütülmektedir.
