Rusya’nın başkenti Moskova’da düzenlenen haftalık basın toplantısında, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova çeşitli önemli konulara dikkat çekti. Basın toplantısında gündeme gelen sorulardan biri, İsrail’in Lübnan ile geçen hafta imzaladığı ateşkes anlaşmasına rağmen devam eden saldırılarıyla ilgiliydi. Bu kapsamda Zaharova, durumun sürekli değişiklik gösterdiğini ve bu aşamada anlaşmanın uygulanma sürecinin değerlendirilmesinin uygun olmayacağını belirtti. Ancak, bu anlaşmanın uygulanacağına dair umutlarını da dile getirdi.
Zaharova, Suriye’de yaşanan son olayların detaylarına da değindi. Heyet Tahrir Şam’ın Halep ve İdlib’deki söz konusu saldırılarının dış güçlerin desteği ile gerçekleştirildiğini savunarak bu eylemleri sert bir dille kınadı. Zaharova’nın açıklamalarına göre, Heyet Tahrir Şam’ın arasında eski Sovyetler Birliği bölgelerinden gelen yabancı savaşçılar mevcut. Aynı zamanda, Ukrayna istihbaratının bu militanlarla etkileşim içerisinde olduğunu ve İHA’ların teslimatı ile deneyim aktarımının söz konusu olduğunu ifade etti. Gelişmelerin, Kiev yönetiminin suç içeren deneyimlerini başka bir alanda kullanmasının ilk örneği olmayacağını belirtti.
Zaharova, devam eden bu durumun yeni bir göç dalgasına yol açabileceğine dikkat çekerek, “Suriye yönetimi ve halkıyla dayanışma içindeyiz. Suriye’nin egemenliği, birliği ve toprak bütünlüğüne sadık kalacağımızı bir kez daha teyit ediyoruz. Suriye yönetiminin teröristlere karşı mücadelesi ile anayasal düzeni sağlamadaki çabalarını destekliyoruz” şeklinde konuştu.
Suriye meselesi bağlamında Türkiye ile olan ilişkilerine de değinen Zaharova, Türkiye ve İran ile Astana Formatı çerçevesinde aktif şekilde temasta olduklarını kaydetti. Zaharova, Suriye’de durumun istikrara kavuşturulması adına uluslararası garantör ortaklarla iş birliği yaptıklarını vurguladı. Özellikle Rusya, İran ve Türkiye dışişleri bakanlarının yakın temasta olduğunu belirtti. Ayrıca, durumu ülkedeki güvenlik ve istikrarı sağlamak için kullanma konusunda tüm devletlerin olumlu bir yaklaşım sergilemesini umduklarını ifade etti.
Zaharova, Suriye’deki durumun Orta Doğu bölgesinin güvenliği için ciddi tehditler oluşturabileceğini ve muhalefetin terör gruplarından ayrılması gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda, bölgedeki güvenliğin sağlanması adına iş birliği yapılmasının önemine dikkat çekti.
Güney Kore’deki gelişmeleri de gündeme getiren Zaharova, bu ülkedeki durumun endişe verici olduğunu belirtti. Kore Yarımadası üzerindeki toplumsal ve siyasi duruma olumsuz etkiler yaratmaması temennisinde bulundu. Zaharova, Kore Yarımadası’ndaki mevcut durumun, ABD ve müttefiklerinin kışkırtıcı eylemleri yüzünden zaten zayıf durumda olduğunu ifade etti.
Son olarak, Ermenistan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ile Roma Statüsü’ne üye olmasının, Rusya-Ermenistan ilişkilerine zarar verdiğini vurguladı. UCM’nin bazı Rus yetkilileri hakkında tutuklama emri çıkardığını hatırlatarak, bu durumun ikili ilişkilere olumsuz etkilerde bulunduğunu ifade etti.